33
Nihat Gökyiğit’in anılarında önemli bir yer tutan “77.
Gün” olayının bir başka tanığı da, Robert Kolej’den
aynı yıl mezun olan yazar Ali Neyzi’dir. Ancak onun
anılarının farklı seyri, aynı gün, muhtemelen bir başka
yerde, benzer bir olayın ikinci bir öğrenci grubunun
daha başına geldiğini düşündürür. Bu anıları da Ali
Neyzi’nin tatlı anlatımıyla dinleyelim:
Elbette akşam üzeri bütün sınıf sokağa ve sonunda
Beyoğlu’nda ziyafet. Biz de dökülmüştük yollara. Her-
kesin cebinde tebeşirler. Bebek’te dükkânların vitrin-
lerinden, tramvayların camlarına kadar her yere 77
yazıyoruz. Saat altı buçukta Saray Sineması’na dal-
dık. Ne olduğunu anımsamıyorum ama hepimizi çe-
ken bir film oynuyordu. Oradan çıkınca Hıristaki’de
ziyafet var. Sinemadan çıkmışız. Aman. Zaman.
Bizim Viktor’u iki adam yakalamış. Karga tulumba
götürüyor. Ne oluyor? Viktor sınıfın en küçümen, en
sıska oğlanı. Musevi. Sarışın. Ödü kopmuş. Ağlıyor.
Tepiniyor. İki adam da koltuklamışlar. Ayakları ha-
vada tepiniyor. Kim bunlar? Ne oluyor? Viktor’u bir
arabaya soktular. Araba hareket ediyor. Mahmut
sıçradı arabanın önüne. Kimsiniz? Polis. Karışma se-
ni de alırız. Peki nereye? Sirkeci’ye. Merkeze. Bilginiz
varsa siz de gelin. Sizler Hıristaki’ye gidin diye sını-
fı yolladık. Mahmut, ben ve Selim doğru Sirkeci’ye.
İstanbul’un Emniyet Müdürlüğü. İçeri bile almıyor-
lar. İtişe kakışa nöbetçi amirine girdik. Adam bas bas
bağırıyor. Viktor’u bir odaya kapamışlar. İstintak.
Niye yazdın? Nedir amacın? Perişanız. Bir komiser
halimize acıdı. Anlattı. Üç yıldır aranıyormuş. Bir
gizli dernek. Her yıl mayıs ayında ortaya çıkıyor.
Her yere İsmet İnönü’nün imzasını atıyor. Dehşet.
Milli Şef’e hakaret. Amerikalılar 7 rakamını yazarken
genellikle ortasına çizgi çekmezler. Yani 7 değil de,
çizgisiz 7 yazarlar. Bizim de matematik dersleri İn-
gilizce yürütülür. Son sınıflar yetmiş yediyi anarken
oraya buraya 77 yazarlar. Bu işaret İsmet İnönü’nün
baş harfleri sanılmış. Paşanın (i) harfini yazış tar-
zı da böyleymiş. Emniyette koca dosyalar gelişmiş.
1944 yılı, 45 yılı, 46 yılı falan, arar dururlarmış bu
gizli derneği. Bizim Viktor da, Saray Sineması’nın
önündeki mermer kaplamaya 77 yazacak olmuş. Bir
sivil polis görmüş. Ne hikâye değil mi? Hemen Hüse-
yin (Pektaş) Bey’i uyandırdık. Bize kızmak bir yana
derhal harekete geçti. Vali. Emniyet müdürü. Tele-
fonlar. Sonunda ziyafet sofrası dağılmadan Viktor’u
da alıp Hristaki’ye yetişmiştik.
8
Ali Neyzi’nin anılarında
“77. Gün” olayı