Table of Contents Table of Contents
Previous Page  67 / 285 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 67 / 285 Next Page
Page Background

66

Veziroğlu’nun kardeşi Sedat Veziroğlu idi.

Ağabeyinin Ankara’da olduğunu ve acele

olarak kendisiyle görüşmek istediğini söy-

lüyordu. Kadri Veziroğlu, tam o sıralarda,

Başbakan Menderes’in İstanbul’da başlat-

tığı büyük imar faaliyeti nedeniyle açılan

ihaleye katılmış ve şehrin yeni yapılacak

ya da genişletilecek 250 kilometrelik yol

ağının 140 kilometresini üzerine almıştı.

Veziroğlu’nun aldığı yollar arasında Fa-

tih, Aksaray, Kocamustafapaşa, Yedikule,

Samatya, Cibali, Fener, Mollagürani, Edir-

nekapı, Topkapı, Silivrikapı, Küçükmusta-

fapaşa, Haseki, Cerrahpaşa, Eyüp, Ayvan-

saray ve Bakırköy gibi ana arterler bulun-

maktaydı. İlk ihale bedelinin 20 milyon

lira olmasına karşılık, Menderes’in kişisel

ricasıyla Veziroğlu bu rakam üzerinden

yüzde 5’lik bir indirim yapmıştı.

2

Kadri Veziroğlu, başbakanın bizzat yakın-

dan takip ettiği ve kendisinin de büyük

önem verdiği bu yolların yapımı sırasında

tüm laboratuvar ve kontrol hizmetlerini

FN’nin vermesini istiyordu. Aslında bele-

diye kendisinden böyle bir talepte bulun-

muş değildi; ihale sözleşmesinde de bu

yönde bir madde yoktu. Ancak belediyenin

daha önce yol yapımı konusunda yaşadığı

kötü deneyimleri bilen ve resmi makam-

ların kontrol işlemlerini hakkıyla yerine

getirebileceğinden emin olmayan Veziroğ-

lu, yapılan işin ihale şartlarına tam uygun

olmasını sağlamak için bu hizmeti kendi

cebinden finanse ederek FN ile anlaşma

yapmış, FN’ye gerekirse kendi yaptığı in-

şaatı durdurma yetkisini dahi vermişti.

İstanbul’daki inşaat işleri 1959 yılına kadar

sürdü. Bu sırada Hollandalı bir firmadan

Malatya Havaalanı’ndaki asfalt işlerini, ay-

rıca Hava Meydanları İnşaat Reisliği’nden

boru hatları boyunca pompa istasyonların-

daki zemin araştırması işlerini almışlardı.

Veziroğlu, “İstihkak üzerinden ücret vereceğim; yalnız sen gel

laboratuvarını kur ve başla” dedi. Biz ararken iş kendisi gelmişti.

ir akşam bir not buldum

evin kapısının altında. Kadri

Veziroğlu’nun kardeşi Sedat Ve-

ziroğlu, “Ağabeyimin sizinle acil

görüşmesi lazım Ankara’da” diyor-

du. Çiğli Havaalanı inşaatında çalış-

tığım müteahhitti bu. İstanbul’daki

yolları aldığını, bütün makinelerin

araba vapuru ile İstanbul’a gidece-

ğini söyledi. “Yalnız, bu belediye

beni kontrol etmesini bilmez, ben

kendim kontrol etmek istiyorum,

mahcup olmak istemem, onun için

benim paramla benim kontrolümü

yapmanı istiyorum. İstihkak üze-

rinden ücret vereceğim; yalnız sen

gel laboratuvarını kur ve başla” de-

di. Biz ararken iş kendisi gelmişti.

Kadri Veziroğlu çok iyi bir müte-

ahhitti. Edirne’de köprüler, Çiğli

Havaalanı... Hatta İstanbul Boğaz

Köprüsü’nü yapmak için bir maket

vardı masasında. Bir gün bir rahat-

sızlığı dolayısıyla Paris’e gittiğini

söylediler. Kan kanseriydi ve on

beş gün içinde gitti. Ölümü üzeri-

ne o makineleri Vatan Caddesi’nde

merasim yapar gibi dizdiler.

B

Nihat Gökyiğit

eyyaz Berker ve Nihat Gök-

yiğit, FN’yi kurduktan sonra kendi

ifadeleriyle “kümesten bozma” bir

baraka içerisinde ilk laboratuvar-

larını kurmuş ve burada hizmet

vermeye başlamışlardı. Feyyaz

Berker, bir söyleşisinde bu labora-

tuvarın önemine şöyle dikkat çe-

kiiyor: “Nihat çok iyi laboratuvar-

cıydı. Biz işimize çok inanmıştık.

Şirketi kurduğumuzda kendi kalite

kontrolünü yapan laboratuvarımız

vardı. Kaç tane müteahhit böyle

başlar işe? Birçok firmanın şimdi

bile böyle bir laboratuvarı yok.”

1

F