260
1990’ların ortalarında Türk özel sektörünün eski Sovyet cumhuriyetlerine gös-
terdiği ilgi ve yaklaşım isteği, bir bakıma Türk dış siyasetinde de izleniyordu. Bu
ülkelerle her düzeyde kurulan temaslarla ülkelerarası işbirliği imkânlarının ar-
tırılmasına çalışılırken, özellikle Türk cumhuriyetleriyle dostluk bağlarının güç-
lendirilmesi için sosyoekonomik ve kültürel bağlar kurulmasına önem veriliyor-
du. Bu amaçla Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in 7-9 Mayıs 1996 tarihinde
Özbekistan’a yaptığı ziyaret, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi yönünde
atılmış önemli bir adımdı. Ancak söz konusu ziyaretin Tekfen’in bu ülkede bir ip-
lik fabrikası kurmasına yol açması ise, başta Tekfen yönetimi olmak üzere, hiç
kimsenin beklediği bir sonuç değildi.
Demirel’in ziyareti sırasında Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov, Türk
işadamlarının burada yatırım yaptıkları takdirde hoş karşılanacağını ifade etmiş,
bunun üzerine Demirel de hemen yanında bulunan Nihat Gökyiğit’ten bu yönde
bir ricada bulunmuştu. Nihat Gökyiğit’in bu ricaya olumlu yanıt vermesiyle Tek-
fen İnşaat ve Tesisat A.Ş.’nin Taşkent’e 240 km mesafede kurulacak yeni bir iplik
fabrikasına ortak olması gündeme gelmişti.
Şirketin Özbek ortakları, Legprom ve Pap-FNM adında, pamuk alım satımı, ban-
kacılık ve ticaretle uğraşan iki devlet şirketiydi. Kuruluşta Tekfen’in yüzde 60’ına
sahip olduğu fabrika, triko ve dokuma pamuk ipliği üretmek üzere yaklaşık 21.000
m
2
kapalı alan üzerine kurulmuştu. Sonraki yıllarda Tekfen’in şirketteki payı yüz-
de 85’e kadar yükselmişti.
Papfen, bugün yılda 4.000 ton pamuk ipliği üretimiyle faaliyetlerine devamediyor.
Özbek hükümeti üretilen ipliğin tamamen ihraç edilmesini ve döviz olarak ülkeye
sokulmasını şart koştuğundan, üretimin tamamı Tekfen tarafından Türkiye’ye ve
dünya pazarlarına satılıyor.
Özbekistan’da bir Tekfen
fabrikası: Papfen
lik üretimi yapmak üzere Papfen şirketleri
faaliyete geçti.
Tekfen’in Hazar bölgesine yaptığı bu hızlı
giriş, kısa zamanda sonuçlarını göster-
meye başlamıştı. 1995-2000 yılları ara-
sında Kazakistan, Azerbaycan, Gürcistan
ve Özbekistan’da yaratılan yaklaşık 190
milyon dolar tutarındaki iş hacmi fazla
büyük sayılmasa da, sonraki yıllar için
umut vericiydi. Tohum tutmuş, kökleşmiş,
meyvelerini vermeye başlamıştı. Nitekim
2000-2006 yılları arasında söz konusu ra-
kam –halen devam etmekte olan projelerle
birlikte– 1,8 milyar dolara yaklaşacak ve
Tekfen’e geleceğe yönelik daha da büyük
imkânlar sunacaktı.
SanayiüretimiyapmaküzereÖzbekistan’da
kurulmuş olan Papfen bir yana bırakılacak
olursa, Tekfen’in bu coğrafyada kurduğu
inşaat şirketleri arasında en başarılı olanı,
hiç kuşkusuz Azfen’di. Hepsi yaklaşık ay-
nı dönemde kurulan ve aynı beklentilerle
yola çıkılan diğer şirketlerden Kazfen yerel