Table of Contents Table of Contents
Previous Page  222 / 285 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 222 / 285 Next Page
Page Background

221

yönetildi. Kayda değer bir müşteri yapısı

vardı. Bu eski günlerini yeni sahiplik al-

tında geri getireceğiz.

8

Tekfenbank yıllardan beri izlediği denge-

li ve rasyonel yönetim stratejilerinin ar-

mağanını, bankacılık sektörünün büyük

darbe yediği 2001 krizinden büyüyerek

çıkmakla almış, üstelik 2001 yıl sonu bi-

lançosunda kâr rakamı açıklayabilen iki

Türk bankasından biri olmuştu. 2001 yılı

konsolide kârı 2,4 trilyon lira olarak ger-

çekleşen Tekfenbank’ın sermaye yeterlilik

oranı ise, yüzde 27,2 ile Türkiye’deki diğer

pek çok bankanın hayli üzerindeydi.

9

Bank

Ekspres’in satın alınması ile büyük bir çıkış

yakalayan banka 2002 başlarında şube sa-

yısını 30’a yükseltmiş, ardından bu şubele-

re aynı yıl içinde Toprakbank’ın satışa su-

nulan 80 şubesinden 4’ünü alarak yenile-

rini eklemişti.

10

Tekfenbank bu gelişmelere

ek olarak 2003 yılında TMSF tarafından

ikinci kez satışa sunulan Pamukbank’la da

yakından ilgilenecek, fakat daha sonra tek-

lif vermekten vazgeçecekti.

11

Tekfenbank, Erhan Öner’in 2004 yılın-

da

Capital

dergisine verdiği demeçte de

belirttiği gibi, “hesaplı risk alarak” yavaş,

ama “emin ve sağlam bir şekilde” büyüyor-

du.

12

Diğer yandan Erhan Öner’in demeci,

Tekfenbank’ın geleceğine yönelik ilginç

ipuçları da içeriyordu:

Bankacılıkta mütevazı rakamlarla büyü-

meyi planlıyoruz. Çünkü bankacılık has-

sas, rekabetçi ve zor bir iş. Tüm etik kural-

ları içinde bankacılık yapmak, mütevazı

rakamlarla büyümek ve elbette günün

birinde bir yabancıyla evlenmek istiyo-

ruz. Çünkü, bu işi daha büyük boyutlara

taşımak bir yabancıyla evlenerek olur di-

ye düşünüyoruz.

Tekfenbank’ın Bank Ekspres’i almasın-

dan sonra yönetimin belirlediği strateji ya

halka açılarak büyümeyi sürdürmek ya da

yabancı bir ortakla birleşmekti. Son yıllar-

da yabancı sermayenin Türkiye’ye ilgisinin

artmasına paralel olarak, Türk bankaları ile

yabancı bankalar arasındaki ilişkilerin sı-

kılaşması ve bazı birleşmeler olması zaten

beklenen bir gelişmeydi. Mehmet Erten’e

göre Tekfenbank gibi sağlıklı bir bilançoya

sahip olan bir bankanın, yerel piyasaya kü-

iz lider olduğumuz sahada

olmalıyız. Müteahhitlikte lideriz,

tarımsal sanayide lideriz, ama

bankacılıkta lider değiliz. Ve kısa

vadede lider olma şansımız da yok.

Bu bir zaman meselesi, güç me-

selesi. Büyük bankalar bu alanda

yoğunlaşmışlar, o noktalara gelmiş-

ler. Ama bugünkü halinle de kala-

mazsın. Büyümek, sadece para ile

olan bir şey değil. Tekfenbank’ın

sermayesi küçük bir sermaye

değildir. Hatta bankalar için çok

önemli olan sermaye yeterlilik

oranı birçok bankadan üç kat daha

fazladır. Mühim olan bankacılıkta

daha aktif, daha yaratıcı işler yap-

maktır. Onun için de nasıl mühen-

dislikte

know-how

’a ihtiyacınız var

ise, bankacılıkta da ihtiyacınız var

know-how

’a. Dolayısı ile ben iyi bir

ortaklık ile büyüyüp, bizleri tatmin

edecek bir boyuta getireceğimizi

tahmin ediyorum Tekfenbank’ı.

B

Erhan Öner

uruluşunda söz verildiği halde

yılllarca mevduat bankası izni ala-

mayan ve bu nedenle çalışmalarını

sadece yatırım bankacılığı alanında

sürdüren Tekfenbank, bu arzu-

suna 2001 yılında Bank Ekspres’i

satın alarak kavuştu. Söz konusu

tarihte yaşanan büyük ekonomik

kriz birçok bankanın küçülmesine

ve hatta kapanmasına yol açarken

Tekfenbank’ın bu kararla büyüme-

si, onun ne kadar sağlam temeller

üzerine oturduğunu gösteriyordu.

Sol sayfada Bank Ekspres’in satın

alınması nedeniyle düzenlenen

kutlamada (soldan sağa): Gür-

büz Alp Kireç, Necati Akçağ-

lılar, Samim Anıl, Erhan Öner,

Esin Mete ve Mehmet Erten.

K

Büyümek, sadece para ile olan bir şey değil. Mühim olan

bankacılıkta daha aktif, daha yaratıcı işler yapmaktır.

çük girerek büyümeyi hedefleyen yabancı

grupların dikkatini çekmesi kaçınılmazdı.

Ancak bu yöndeki talep beklenenden daha

önce gerçekleşecek ve Yunanistan’ın ikinci

büyük bankası olan EFG Eurobank başta

olmak üzere, bazı yabancı gruplardan gö-

rüşme talepleri gelecekti:

Ben 2005 yılının Mayıs ayında Eurobank

ile Atina’da ilk görüşmeyi yaptım, sonra

onlar geldiler. Birkaç tane daha ilgilenen

olunca holding kararıyla HSBC yatırım

bankacılığı grubunu danışman olarak

tuttuk ve onlara 6 aylık bir süre verdik bu

işin bitmesi için. İki aşamalı bir süreçle,

21 Nisan 2006’da, bağlayıcı ve kati teklif-

leri aldık. En uygun bulduğumuz şartları

veren Eurobank ile 12 Mayıs’a kadar tek

görüşmecilik penceresi açtık. Ama bu sü-

re dolmadan 5 Mayıs’ta işi bitirdik ve 8

Mayıs’ta ortaklık anlaşmasını imzaladık.

İmzalanan anlaşma, Tekfenbank hissele-

rinin yüzde 70’inin Eurobank’a devrini,

buna karşılık Tekfen Holding’in kalan tüm

hisseleri elinde tutarak stratejik ortaklığını

muhafaza etmesini öngörmekteydi. Anlaş-

manın imzalanmasının ardından yapılan

ortak açıklama, Yunanlı ortağın beklenti

ve hedeflerini şu şekilde ortaya koyuyordu:

EFG Eurobank, Türk piyasasına gir-

mek için Tekfenbank’ı, büyümeye ve yeni

ürünleri desteklemeye hazır, gelişmiş ve

modern altyapısı ile üstün özelliklere sa-

hip bir banka olması ve Tekfen Grubu’nun

stratejik ortak olarak kalmaya devam

edecek olması nedeniyle çok uygun bir

başlangıç noktası olarak görmektedir.

13

Mehmet Erten ise geleceğe dönük olarak

bu ortaklığın sağlayacağı faydaları şöyle

özetliyor:

Gerek piyasa payı olarak, gerek piyasa-

da görünürlük olarak, gerekse kârlılık

olarak, yeni ortağımızın katkılarıyla,

bundan sonra Tekfenbank’ın daha iyi bir

piyasa payı sağlamasını bekliyoruz. Bu,

kısmen şubeleşmenin artması, kısmen de

bilanço sıralamasında Tekfenbank’ın da-

ha üst sıralara taşınması yoluyla olacak.

Dolayısıyla önümüzdeki dönem zor, heye-

canlı, ama bir o kadar da zevkli bir dönem

olacak diye bekliyorum.