221 / 285
220
dütle bakan Tekfen Grubu’nun yaklaşımı-
nı daha da çekimser hale getirdi:
2001 krizi patladı, piyasalar allak bul-
lak oldu, teklif verme süresi de azalıyor.
Biz sürekli Bank Ekspres’in rakamlarına
bakıyoruz, nasıl yaparız diye. Sonunda
üzerinde konuşulabilir ve bankayı alıp
birleştirdikten sonra bir müddet kriz ha-
linde dahi zedelenmeyecek bir model kur-
duk. Eğer bu modele uygun olarak ban-
kayı verirlerse biz bunu alabiliriz, ama bu
modelin dışında bir model çok riskli olur,
hem yönetim olarak, hem holding olarak
bu dönemde böyle bir risk almaya değmez
diye düşünüyoruz. Erhan ve Ercan Bey-
lerle paylaştık, tamam dediler, ama karşı
tarafın bu modeli kabul edeceğinden pek
emin değiller. Son günler geldi artık, üç
patronumuz odalarında, teklifimiz hazır,
imzayı atıp vereceğiz veya vermeyeceğiz.
Gidiyoruz, anlatıyoruz Necati Bey’e, o gi-
diyor Feyyaz ve Nihat Bey’le konuşuyor.
Sabah bir tur attık, bir şey yok, döndük
biraz daha çalıştık model üzerinde, öğ-
leden sonra bir daha gittik Necati Bey’e.
“Ben bir daha konuşayım” dedi, yine bir
şey yok. Süre giderek kısalıyor. Saat beşe
kadar gitmesi lazım teklifin. Sonunda bir
şartın daha eklenmesi koşulu ile Erhan
Bey aşağıya indi. Teklifi düzelttik, besme-
leyle gittik, son dakikada verdik teklifi.
Bundan bir gün sonra, en çok Bank
Ekspres’le ilgilenen olduğu halde, kısa lis-
teye giren hiçbir bankanın teklif vermedi-
ği ortaya çıktı. Artık sıra Bank Ekspres’in,
Tekfen Yatırım ve Finansman Bankası’na
devredilmesi için gereken çalışmalara
gelmişti. Her iki bankanın yöneticileri ile
TMSF’nin temsilcileri arasında gerçekle-
şen görüşmeler hayli zorlu, ancak yapıcı ve
verimli bir sürece tanık olacaktı:
16 Nisan’da, Bank Ekspres’in yönetim ku-
rulu başkanının odasında görüşmelere
başladık. Görüşmeler bazen gece ikilere,
üçlere kadar sürüyor, sonra ertesi sabah
devam ediyordu. Dört kişilik ekip masa-
nın bir tarafında, Bank Ekspres kadrosu,
TMSF hukukçusu ve bazen danışmanların
katılmasıyla görüşmeler yapıldı ve sonun-
da mutabakat sağlanarak 30 Haziran’da
bankanın devrine karar verildi.
Yapılan anlaşmaya göre Bank Ekspres his-
selerinin Tekfen Holding’e devri 10 milyar
lira gibi sembolik bir değerle gerçekleştiri-
lecek, ancak Tekfen Holding, TMSF’nin o
güne kadar Bank Ekspres’e koyduğu 141
trilyon liralık (yaklaşık 394 milyon dolar)
mevduatı 3 yıl içinde iade edecekti. Hisse-
lerin devrinin ardından iki banka bir süre
paralel yönetilecek, daha sonra 26 Ekim
2001 tarihi itibariyle birleştirilerek faali-
yetlerini Tekfenbank adıyla tek çatı altında
devam ettirecekti.
7
Ayrıca bu birleşme sa-
yesinde Tekfen, nihayet ticari bankacılığa
da adım atmış olacaktı. Devir anlaşması-
nın imzalandığı günlerde, Mehmet Erten
yaptığı açıklamada uzun dönemli hedef ve
stratejilerini şu şekilde dile getirmekteydi:
Bank Ekspres, Fon’a geçtiğinde bu ban-
kayı ileride alabileceğimizi düşünmüş-
tük. Sektörde ve ülkede yaşanan bütün
olumsuzluklara rağmen doğru kaidelerle,
yasalara saygılı, uluslararası bankacılık
normlarına uygun bir bankacılık yapıldı-
ğında, her zaman bir imkân olduğuna ve
bankacılığın hâlâ geçerli bir yatırım ala-
nı olduğuna inanıyoruz. Bank Ekspres’in
mevcut sloganı olan “Dünya kalitesinde
bankacılık” hizmeti vermek istiyoruz. Her
zaman olduğu gibi tedbirli, muhafazakâr,
gelişmelere hazırlıklı ve kârlı bir tempo-
da, orta ölçekli bir banka olacağız. Butik
bankacılığı yaklaşımımız olacak. Hizme-
ti sunuş biçimimiz müşteriye özel olacak.
Bank Ekspres, kuruluş yıllarında özenle