Table of Contents Table of Contents
Previous Page  219 / 285 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 219 / 285 Next Page
Page Background

218

rini nakit olarak, zamanlı olarak ve talep

anında yerine getirecek şekilde yönetme-

sinde gizliydi. 1995 yılında bünyeye ka-

tılarak yönetim kurulu başkanı olan eski

Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Ercan

Kumcu’nun öğretilerinin ve risk konusun-

daki algılarının da bu anlayışla örtüşmesi,

Tekfen’in maceracılıktan uzak ve sınırlı

büyümeyi riskli kârlılığa tercih eden bir

yönetim tarzıyla idare edilmesinde önemli

rol oynamıştı. İlk bakışta Türkiye’deki ge-

nel bankacılık teamüllerine aykırı görünen

bu yaklaşım, Tekfen grubunun temkinli,

ama sürekli ve istikrarlı ilerleme felsefesi-

nin de bir yansımasıydı:

Krizlerin her biri ders vermiştir bize; her

biri bir şeyler öğretmiştir, bir sonraki-

ne bizi daha hazırlıklı kılmıştır. Ama bu

krizleri yönetirken fırsatları hep kendi

gücümüzün ölçüsünde, bilançomuzun ve

sermayemizin gücünü aşmadan kullandı-

ğımız için zor günlerde dayanma gücünü

rahat bulmuşuzdur. Bu grubun verdiği en

önemli terbiyelerden biri de budur. Bilan-

çomuzu yönetirken, o günlerden aldığımız

dersleri hiç unutmamışızdır. Ve aldığımız

kararlarda hep kendi gücümüzün sınırla-

rını üst sınır olarak koymuşuzdur. Çünkü

bizim anlayışımızda bir banka bilançosu

kadar güçlüdür, onun gücü kadar iş ya-

par. Ama Tekfen’i bir manevi güç olarak

hep arkamızda hissettik. Bir manada da

bankamızı gruptan fazla büyütmedik.

Krizlerde özellikle probleme giren banka-

Tekfen Grubu’nun bankacılık faaliyetleriyle bir-

likte yöneldiği menkul kıymetler, faktoring ve fi-

nansal kiralama

4

gibi yeni faaliyet alanlarından bir

diğeri de hayat ve sağlık sigortasıydı.

Hayat ve sağlık sigortası, 1990’lı yılların başında

Türkiye’nin henüz yeni yeni tanışmaya başladığı

kavramlardı. Bu yıllarda IFC (International Finan-

ce Corporation) yetkilileri özellikle hayat sigortası

alanında Türkiye’de bir ortak yatırım yapmak üze-

re arayışa başlamışlar ve Mehmet Erten’le yaptık-

ları bir görüşmede bu düşüncelerini dile getirmiş-

lerdi. Ancak banka yönetimi, kuruluşunun üzerin-

den henüz birkaç sene geçmiş olan ve hayat-sağlık

sigortacılığı konusunda hiçbir tecrübesi olmayan

Tekfen Yatırım ve Finansman Bankası’na böyle bir

oluşum içinde rol biçmemiş, sadece gelişmeleri iz-

lemekle yetinmişti.

1992 yılında Bank Ekspres’in kurulmasından son-

ra, bu oluşum İsviçre Sigorta, Bank Ekspres ve IFC

ortak girişimi olarak, İsviçre Sigorta çatısı altında

gelişmeye başlamıştı. Ancak 1994 yılındaki kriz

nedeniyle İbrahim Betil’in Bank Ekspres’i devret-

mek zorunda kalması, söz konusu girişimin kesin-

tiye uğramasına neden olmuştu. Bunun üzerine

Tekfen yönetimi Bank Ekspres’ten boşalan yeri

doldurmayı teklif etmiş, bu öneri diğer taraflarca

da uygun görülünce İsviçre Hayat Sigorta A.Ş. üçlü

bir ortaklık olarak 2 Aralık 1994 tarihinde resmen

tescil edilmişti.

Şirketin yönetimi, pratik olarak bu konuda en

yetkin ortak olan İsviçre Sigorta tarafından yürü-

tülmekteydi. Şirket ilk yıllarında oldukça iyi bir

performans gösterdi; ancak uzun vadede daha

kârlı bir alan olan hayat sigortası bölümü istenen

büyüklüğe ulaşamadı. Kârlılığı daha düşük olan

sağlık sigortası kısmı ise, yoğun rekabet ve suisti-

mallerin yol açtığı zararlar nedeniyle ilk birkaç yı-

lın ardından zorlanmaya başladı. Şirketin zararları

birbiri ardına sermaye artışları ile kapatıldıysa da,

Tekfen Grubu 1997 yılında yine benzer bir talep

gelmesi üzerine ortaklıktan ayrıldı.

İsviçre Hayat Sigorta A.Ş.