137
ruluna sunduğu raporda, geleceğe yönelik
ümitlerini şu sözlerle açıklıyordu:
Şirketimiz güçlü bir işletmeye ve sağlam
bir organizasyon yapısına sahiptir. Mo-
dern teçhizat ve makinelerle donanmış
olan üretim ve hizmet tesislerimiz kurul-
muş, geniş ölçüde denenmiş ve yıl sonu
itibariyle üretime geçme hazırlığını ta-
mamlamıştır. Serbest piyasa koşulları
içinde rantabl, verimli ve kârlı bir işletme-
nin sağlayabileceği tüm imkânlara sahip
bulunuyoruz. Bizim dışımızdaki birçok
olumsuz şart ve etkenlere rağmen, gele-
ceğin verimli işletme yılları getireceğine
inanıyoruz.
5
Fabrikanın üretime geçmesinde yaşanan
gecikmeye karşın torbalama tesisleri 1980
Eylül’ünde hazır hale gelmiş, hatta fason
torbalama hizmetleri vermeye başlayarak
yıl sonuna kadar 80 milyon liralık bir ha-
sılat elde etmişti.
6
Üretim tesislerinin ta-
mamlanması için de hummalı bir çalışma
devam etmekteydi. 1980 yılı içinde firma-
nın genel müdürlüğüne Erhan Öner geti-
rilmişti. Onun sağ kolu ise, başından beri
Toros Gübre projesinin içinde yer almış
olan Esin Mete idi. Tesisten deneme üreti-
mi olarak ilk gübrenin akmaya başladığı 15
Ocak 1981 tarihi, herkes gibi, Esin Mete’yi
de sevince boğmuştu:
O günü hiç unutamam. O gün fabrikaday-
dım ve ilk gübre akmaya başladı. Hatta
gittim numunesini aldım, uzun seneler
sakladım o numuneyi. Hemen Necati
Bey’i aradım, “Gübremiz akmaya başladı,
üretime geçtik” diye. Onlar öylesine se-
vinçli günlerdi ki! Tüm olayları çok yakın
yaşadığım için fabrika benim neredeyse
çocuğum gibi olmuştu. Her safhasında
oradaydım. Her cıvatasını, her vidasını
biliyordum. Ben Ceyhan’a ilk gittiğimde
arazide hiçbir şey yoktu. Sadece arka ya-
maçta tek bir Yörük çadırı vardı. Yılan-
larla dolu bir yerdi ilk gittiğimde. Şimdi
gittiğiniz zaman, koca bir köy gibi orası.
Nereden nereye!
Toros Gübre, deneme üretiminin başla-
masından yaklaşık dört ay sonra, 28 Ma-
yıs 1981 tarihinde törenle hizmete girdi.
Fabrikanın açılışını Devlet Bakanı ve Baş-