Table of Contents Table of Contents
Previous Page  232 / 285 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 232 / 285 Next Page
Page Background

231

Yeşim Akpınar

11 Nisan 1993 günü Rusya’ya ayak bas-

tığımızda henüz 10 günlük evliydik.

Samara’da balayı! İlk günlerin hiç de

kolay olmadığını itiraf etmeliyim. Sıfır-

dan dev bir projenin şantiyesini kurma-

ya gelmişsiniz ve ortada var olan tek şey

Rusya’ya özgü yokluklar. Yemek yok, su

yok, banyo yok. Bu şartlarda başladı şan-

tiye çalışmaları. O zamanlar ofiste birkaç

kişiydik. Kimse Rusça bilmediğinden tele-

fon çaldığında herkes “Kim açacak” diye

birbirine bakıyor, sonunda birisi açıp din-

leyip dinleyip anlamadan kapatıyordu.

Türkiye ile telefon görüşmesi yapmak

için santrale numarayı yazdırıp saatlerce

beklemeniz gerekiyordu. Şansınız varsa

Bir Tekfen çalışanının günlüğünden Çernoreçe anıları

numaranız o gün bağlanabilirdi. Bir ke-

resinde yanlışlıkla İstanbul merkez yerine

bir kebapçı bağlanmıştı da, biz fırsattan

istifade Rusya’dan aradığımızı söyleyip

kebap sipariş etmiştik!

Günler böyle geçip giderken bir yandan

işler şekillenmeye başlıyor, şantiye orta-

ya çıkıyordu... Tek korkumuz, sıcaklığın

eksi kırklara düştüğü söylenen bu memle-

kette nasıl ısınacağımızdı. O güne kadar

hep Arabistan sıcağıyla boğuşmuş olan

Tekfen’de herkes çok sıcakta ne yapılaca-

ğını biliyordu da, kimse o kadar soğukta

neyin nasıl yapılacağını bilmiyordu. Ama

hiçbir şey olmadı ve ne bir gün evlerimiz

soğudu, ne sıcak suyumuz kesildi.

Sahaya gelince... O soğuklarda herkes

canını dişine takıyor; işçiler, insanın kaş

ve bıyıklarının donduğu havada demir

işliyor, saha mühendisi arkadaşlar o gün

bir tünel fazla çıkarabilmek için kendileri-

ni parçalıyorlardı. Koca kış, doğayla tam

anlamıyla mücadele ederek geçti. 94’ün

bahar aylarıyla birlikte şantiye inanıl-

maz bir ivme kazandı. Sosyal yapılar,

teknik tesisler, altyapı çalışmaları dolu-

dizgin gitmeye başladı. Kimse bu şanti-

yenin Temmuz 94’te son tüneli dökebile-

ceğine inanmıyordu, ama oldu. Ağustos

94’te ilk konutların teslim töreninde ben,

daha inşaat halinde olan kreşin tepesinde

fotoğraf çekmeye çalışırken gözlerimden

boşalan yaşlara engel olamıyordum.

9