Table of Contents Table of Contents
Previous Page  23 / 285 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 23 / 285 Next Page
Page Background

22

mücadelede hem üzülüyorsunuz, hem se-

viniyorsunuz, ama sonuçta bir takım oyu-

nu oynuyorsunuz. İşbirliği ve rekabetin

getirdiği bir olay var. Bugün de tenise ve

kayağa devam ediyorum.

13

Feyyaz Berker, Robert Kolej’in İnşaat

Mühendisliği Bölümü’nden 1946 yılında

mezun oldu. Bu sırada ailesi halen Anka-

ra’daydı ve babası Muhtar Berker ikinci

kez İçel milletvekili seçilmişti. Bu sıralar-

da dünyada ve Türkiye’de büyük bir deği-

şim süreci yaşanıyordu. Altı yıl boyunca

dünya çapında büyük bir yıkıma yol açan

savaş, ABD ve Sovyetler Birliği’nin ağırlı-

ğını koymasıyla 1945 yılında sona ermiş,

böylece siyasi ve askeri güç bu iki ülkenin

eline geçmişti. Bu, aynı zamanda Sovyetler

Birliği’nin yıkılmasına kadar sürecek iki

kutuplu bir dünyanın da başlangıcıydı.

Öte yandan Türkiye’de tek parti konu-

munda olan CHP’nin savaş boyunca doruk

noktasına ulaşan devletçi politikalarına

ve savaş nedeniyle yatırımların neredeyse

durma noktasına gelmesine tepki olarak

hem siyasi, hem de ekonomik alanda libe-

ralleşmeye doğru bir eğilim baş göstermiş-

ti. Bu yönelimin bir sonucu olarak 1946 yı-

lının hemen başında Demokrat Parti adın-

da yeni bir parti kurulmuş, bu parti artık

neredeyse CHP ile özdeşleşen devletçilik

anlayışına karşı bayrak açmıştı.

Ülke artık, liberalleşme ve dünya siyaseti

içerisindeki yerine karar verme konusun-

da geri dönülemez bir noktadaydı. İşte bu

sırada Sovyetler Birliği’nin tehditkâr tutu-

muna karşı kendine güvence arayan Türki-

ye ile bu ülkenin Sovyet yayılmacılığından

korunmasını Batı’nın çıkarları açısından

yararlı gören ABD arasında bir yakınlaşma

başlamış, ünlü Missouri zırhlısının 5 Nisan

1946’da İstanbul’a demir atması da birçok

çevrede Türkiye’nin diplomatik yalnızlığı-

nın sona ermesi şeklinde yorumlanmıştı.

ABD ile aradaki bağlar bundan sonra gi-

derek güçlenecek, Türkiye’nin 1952 yılında

NATO’ya üye olmasıyla da güçlü bir mütte-

fik ilişkisine dönüşecekti.

Feyyaz Berker, Robert Kolej’i 1946 yılında

bitirdikten sonra yüksek tahsilini yapmak

üzere Amerika’ya işte bu yakınlaşma or-

tamında gitti. Akseptansını, inşaat mü-

hendisliği alanında ülkenin en eski eğitim

kurumu olan Michigan Üniversitesi’nden

aldı. Orada karşılaştığı hayat hem zor, hem

de pek çok bakımdan eğiticiydi.

Yaşadığım her olayın bana öğrettiği bir

şey oldu, çünkü insan ailesinin yanında

bazı şeyleri öğrenemiyor, hep onların

koruması ve kanadı altında bulunuyor-

sunuz. O zaman döviz de yoktu, elime ge-

çen para 100 dolardı, yani mecburdum

çalışmaya. O zamanlar iletişim imkânları

bugünkü gibi değildi. Yani, bir mektup at-

sanız, o bile uzun zamanda gidiyordu. O

şartlarda insan birçok şeyi öğrenmek zo-

runda kalıyor.

Feyyaz Berker, harçlığını kazanabilmek

için, bir yandan üniversitede okurken, bir

yandan da hafta sonlarında ve yaz ayların-

da çalışmaya başladı. Michigan, Willow

Run’da kurulmuş olan Kaiser-Frazer oto-

mobil fabrikasında montaj hattında bir iş

buldu. Çalıştığı fabrika, o zamanlar dünya-

nın en büyük yapı kompleksiydi. II. Dünya

Savaşı’ndan önce Henry Ford tarafından