17
len gelişmeleri yakından izlemiş, kendini
çıkması muhtemel bir savaşa karşı koru-
ma altına almak için İngiltere ve Fransa
ile saldırmazlık ve işbirliği deklarasyonları
imzalamış, Sovyetler Birliği ile de ilişkile-
rini sağlamlaştırmak için büyük çaba sarf
etmişti. Cumhurbaşkanı İnönü’nün stra-
tejisi, İngiltere, Fransa ve Sovyetler Birliği
ile ittifak antlaşmaları yaparak Almanya
ve İtalya’nın yayılmacı emellerine karşı
bir koruma kalkanı oluşturmak, ama aynı
zamanda Avrupa’nın büyük devletleri ara-
sındaki çekişmelerden mümkün olduğun-
ca uzak durarak savaş halinde tarafsızlığını
korumaktı.
Gerçekten de “ülkenin emniyeti ve sela-
meti” bakımından dengeleri gözetmeyi ve
temkinli hareket etmeyi öngören bu stra-
teji II. Dünya Savaşı boyunca ustaca idare
edilerek Türkiye savaştan uzak tutulacak,
ancak ülkenin savaş boyunca Avrupa ile
ilişkilerinin kesilmesi ve zaten kısıtlı olan
imkânların savaş olasılığına karşı büyük
oranda orduya aktarılması yüzünden eko-
nomi büyük sarsıntıya uğrayacaktı. Ekmek
karnesi, gaz lambası ve karartma ile özdeş-
leşen savaş yılları, yaşamın her alanında
olumsuzluğunu hissettirecek, eğitim ha-
yatı da doğal olarak kendi üzerine düşen
sıkıntıları yaşayacaktı.
Savaşın başlamasından bir gün sonra İs-
tanbul Amerikan Kolejleri Başkan Yardım-
cısı ve Robert Kolej Fen-Edebiyat Fakülte-
si Dekanı Harold Scott, Albert W. Staub’a
yazdığı bir mektupta İstanbul’daki duru-
mu şöyle özetliyordu:
Eylül 1939’un tarihi ilk günü burada faz-
la karmaşaya yol açmadan geçti. Doğal
olarak büyük çaplı bir seferberlikten söz
ediliyor, fakat henüz bir şey olmuş değil.
Şunu söylemekten mutluluk duyuyorum
ki öğrencilerin aileleri Robert Kolej’in
ve Kız Koleji’nin ülke saldırıya uğradığı
takdirde en emin yerlerden biri olacağı
düşüncesindeler. Şu ana kadar görebildi-
ğimiz kadarıyla, savaş çıksa dahi kayıtlar
iyi olacak. Ama elbette beklenmedik şeyler
olabilir ve meseleler şu anda tahmin ede-
mediğimiz bir yöne sapabilir.
6
Robert Kolej’in savaştan ötürü karşı kar-
şıya kaldığı ilk problem, bazı hocaların
Avrupa’da yaşanan karmaşa yüzünden ya
da araç bulamadıkları için ders yılına ye-
tişememeleri oldu. Avrupa’dan karayoluy-
la ulaşmaya çalışan kimi hocalar sınırlara
takıldı; kimileri de sivillere yakıt satışı
yasaklandığı için yollarda kaldı. Deniz yo-
luyla gelenler ise aktarmalarını ve seyahat
planlarını değiştirmek zorunda kaldılar.
Ama buna rağmen Harold Scott’ın tahmin
ettiği gibi, Feyyaz Berker’in de öğrenimine
başladığı o yıl Robert Kolej’e kayıtlar bek-
lenenin çok üzerinde gerçekleşti. Scott’ın
hazırladığı rapora göre kolejin üç bölümü-
ne kayıt yaptıranların sayısı 663’e ulaşmış-
tı. Bu, okulun 1931’den beri ulaştığı en yük-
sek öğrenci sayısıydı. Ayrıca kolej, 257 yeni
kayıtla tarihinde bir ilki gerçekleştirmişti.
Fen-Edebiyat Fakültesi’nin mevcudu 117,
Mühendislik Fakültesi’nin mevcudu 138 ve
Akademi’nin mevcudu 408 kişiydi. Yatılı
öğrencilerin toplamı 271 kişiyi bulmuştu.
Ayrıca yıl içerisinde hükümet 114 aske-
ri öğrenciyi Robert Kolej’e gönderecek ve
toplam öğrenci sayısı 777’ye ulaşacaktı.
Gelişmeleri yakından ve kaygıyla izleyen
isimlerden bir diğeri, Amerikan Kolejle-
ri Başkanı Walter Livingston Wright’tı.
Wright, Türkiye’nin savaştan uzak kala-
mayacağı endişesiyle ders yılı başladıktan
üç hafta sonra ailesini ABD’ye göndermiş-
ti. Wright’ın 9 Ekim tarihinde yazdığı şu
mektup, savaş havasının Türkiye’yi de sar-
dığını gösteriyordu:
Türk hükümeti hava saldırılarına karşı
çok ciddi önlemler alıyor. Bir emre gö-
re okuldaki her öğrenci ve görevli, kendi
cebinden ödeyerek, bir gaz maskesi satın
alacak. Ayrıca, bombardıman halinde sı-
ğınak olarak kullanılmak üzere kampü-
sün altındaki tünelleri elden geçiriyoruz.
Bu önlemlere belki hiç gerek kalmayacak,
ama itiraf etmeliyim ki son derece belirsiz
bir gelecek karşısında bu önlemleri almak
kaçınılmaz.
7
Gerçi korkulan olmamış, Türkiye savaşa
girmemişti. Avrupa yollarının kapanması
ve Amerikan gazetelerinde hemen her gün
bu coğrafyayla ilgili kaygı verici haberler
yayımlanması kolejde ciddi bir öğretmen
sıkıntısına yol açtıysa da, 1940-1941 ders
yılında okulun eğitmen kadrosuna yeni ve
parlak hocalar dahil olmuştu. Cambridge