

17
Kamuda çalışmanın dayanılmaz ağırlığı!
Sonradan Türkiye Gübre Sanayii A.Ş. (TÜGSAŞ) adını alacak
olan Azot Sanayii T.A.Ş. Genel Müdürü Yücel Özden, 1981
yılında Türkiye’deki gübre sanayiinin sorunlarının ele alındı-
ğı bir seminerde özel sektör / Kamu İktisadi Teşekkülü (KİT)
ayrımı üzerinde duruyor ve mevcut şartlar altında kamu ku-
ruluşu niteliğinde olan hiçbir gübre üreticisinin verimli çalış-
ma şansına sahip olmadığını öne sürüyordu. Yücel Özden,
bir KİT’te başarılı olmanın zorluklarını samimi bir üslupla şöy-
le dile getiriyordu:
Karmaşıklığından, zorluğundan, hammaddesinin temininden,
üretiminin, satışının zorluğundan söz ettiğimiz ve ekonomi-
miz için temel taş olan gübre konusunda faaliyet göstermeye
çalışan şirketimizin, gerçekten, önemli sayılacak darboğazları
vardır. Darboğazların birincisinin başlığı bir Kamu İktisadi Te-
şebbüsü olmaktan geçmektedir... KİT olmanın verdiği önem-
li sorunlar vardır. Mesela ihracat yapacağım, ihracat yapabil-
mek için bir arkadaşımı yurtdışına göndermem gerektiğin-
de ilgili belgeleri hazırlayacağım, haftada bir toplanacak olan
Başbakanlık’taki kurulun karşısına çıkacağım, orada bu se-
yahatin turistik bir seyahat olmadığını savunma çabasını sür-
düreceğim ve ihracat için bilgileri götürecek olan arkadaşımı
yurtdışına göndereceğim, bu mümkün değildir...
Bir kuruma 657 sayılı yasayı uygulayacaksınız, bu yasa gere-
ğince arkadaşlarımızın başarılı olanlarını teşvik edemeyecek-
siniz, başarısız olanları cezalandıramayacaksınız ve hatta di-
siplin yönünden bazı önlemleri alamayacaksınız... Bununla da
yürümek mümkün değildir.
Ayrıca bir KİT olarak yatırım konusunda yetki sahibi olama-
yacaksınız. Yatırımlarınızı bir başka kurum (DPT) saptaya-
cak, ama görüş birliğinde olmasanız da kabul edeceksiniz.
Oysa özel sektördeki arkadaşlarımız eğer kâr görürlerse ya-
tırım yapmaktadırlar, görmezlerse yapmamaktadırlar. Bunda
da haklıdırlar...
Herhangi bir satınalma yapacaksınız... Herhangi bir küçük si-
gara tablası dahil, bir fabrikanın önemli bir parçası dahil, sa-
tın almak istediğiniz zaman, devletin Resmi Gazete’si baş-
ta olmak üzere ilan vereceksiniz, heyetler kuracaksınız, tek-
lifler alacaksınız, bu teklifleri değerlendireceksiniz ve sonun-
da da bu tekliflerden en ucuzunu alacaksınız... Mesele orada
bitmez. Bu ucuz dişli iki gün sonra kırılacaktır; bu ucuz san-
delye iki gün sonra çökecektir; ucuz yaptırdığınız bina iki gün
sonra içinde insanların barınamayacağı hale gelecek, o ucuz
fabrika, örneğin 1976 yılında devreye girmesi gerekirken 1979
olacak, 80 olacak, 81 olacak, hâlâ devreye alınamayacaktır.
İşte bir Kamu İktisadi Teşebbüsünün çalışmaları!
Halbuki, bütün dünyadaki gübre üreticileriyle temas halinde-
yiz. Hiçbiri, rejimleri farklı olan ülkeler dahi, bu şekilde çalış-
mamaktadırlar...
Bu koşullar altında bir KİT’in iyi çalışmadığını eleştirmek sanı-
yorum, yine ellerin yüreklere konulmasını gerektirmektedir...
Personel statüsü, ücret statüsü ve diğer koşullarla, artık bir
KİT olarak çalışmak ve başarı elde etmek çok zorlaşmıştır.
21