45
Babam bir avukat arkadaşıyla beraber
İzmir’de Maliye Bakanlığı’na müracaat
etmiş, “Biz sizden devlet olarak, tahsil yap-
mak üzere izin aldık. Bu iznin bedeli 129
kuruştu, fakat şimdi 282 kuruş isteniyor.
Bizim bunu yapacak maddi imkânımız
yok, dolayısıyla bu farkı karşılamanız
lazım” diye. İzmir’de bir avukat arkada-
şı da bu davayı üstlenmiş. İki sene mi, üç
sene mi sürdü bilmiyorum, ama sonunda
kazandık davayı ve o arada biriken bütün
farkları bize geri yolladılar.
2
Necati Akçağlılar üniversitede öğrenci yur-
dunda kalıyordu; evde kalmak bir lükstü
onun için. Ailesinden gelen para okul mas-
raflarını ve harçlığını karşılamaya ancak
yetiyordu. Ama döviz çıkışlarının geciktiği
mart aylarında para gelmeyince hep birlik-
te sıkıntıya düşüyorlar, Coca Cola şişesi ya
da para edecek şeyleri toplayıp satarak ih-
tiyaçlarını bu şekilde karşılıyorlardı.
İzmir’deki lisede esaslı bir İngilizce öğre-
nimi görmediğinden dil başlangıçta biraz
problem olmuştu. Necati Akçağlılar bu
nedenle ilk iki yıl boyunca bir yandan öğ-
renimini sürdürürken, bir yandan da İngi-
lizcesini geliştirmek için kursa gitti. Yine
de derslerinde hayli başarılıydı. Öğrenime
başladığı yıllarda Amerika henüz savaş
havasından tam olarak kurtulamadığı için
kampüste fazla Amerikalı öğrenci yoktu.
Olanların da önemli bir kısmını kızlar ya
da yaşça büyük erkekler oluşturuyordu. Bu
nedenle yabancı öğrenciler değer görüyor,
dikkat çekiyordu. Üniversitedeki Türk öğ-
rencilerin büyük çoğunluğu mühendislik
eğitimi alıyordu. Ama aralarında, sonra-
dan ceza hukuku alanında bir otorite hali-
ne gelecek olan Sulhi Dönmezer gibi hukuk
okuyan öğrenciler de vardı.
Necati Akçağlılar, derslerini kayıpsız bir
şekilde verip lisans öğrenimini 1948’de
tamamladı. Ardından, üniversitenin araş-
tırma merkezinde asistanlık yaparak yük-
sek lisans öğrenimine devam etti ve 1950
yılında yüksek mühendis diplomasını aldı.
Çoğu öğrenci gibi, o da ülkesine dönme-
den önce bir süre Amerika’da çalışarak
bu ülkedeki iş ortamını görmek ve pratik
kazanmak istiyordu. Bu nedenle çeşitli fir-
malarla yazışmaya başladı ve iş müracaat-
larında bulundu. Aradığı fırsat, hiç bekle-
mediği bir yerden, iş bulmanın son derece
zor olduğu Florida’dan geldi. Amerikan
Karayolları Müdürlüğü’nün Tallahasse-
e’deki merkezinde, yeni inşa edilecek oto-
yollar için köprü dizaynları yapılıyordu ve
bu alanda çalışacak proje mühendislerine
ihtiyaç vardı. Necati Akçağlılar orada bir
buçuk yıl kadar çalıştı. Amacı Amerika’da
biraz daha uzun kalmak ve kendini geliş-
tirmekti. Ama babası bir an önce dönmesi
için ısrar ediyordu. Bunun üzerine New
York’a geçti, orada Chemical Construction