245
Karaca firması ile Tekfen arasında 1995 yılında gelişen ortaklıktan
tam üç yıl önce, Hayrettin Karaca ve Nihat Gökyiğit arasında geli-
şen bir başka girişim, TEMA Vakfı’nın doğmasıyla sonuçlanmış ve
Türkiye’ye gerçek bir değer kazandırmıştı.
TEMA’nın kuruluş öyküsü, Vehbi Koç’un bir gün Tekfen’in ortak-
larıyla görüşmek istemesiyle başlamıştı. Necati Akçağlılar’ın bir iş
gezisinde olduğu için katılamadığı bu toplantıda Vehbi Koç, çok
önemli gördüğü iki projeyi hayata geçirmek için Nihat Gökyiğit ve
Feyyaz Berker’den yardım istemişti: “Nüfus planlaması” ve “ağaç-
landırma.” Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı’nın kurucusu
ve yönetim kurulu başkan yardımcısı olan Feyyaz Berker, nüfus
planlaması konusuyla zaten yakından ilgili olduğu için doğal ola-
rak bu konuyu almış, Nihat Gökyiğit ise “ağaçlandırma” konusu
için söz vermişti.
Bu toplantının ardından Nihat Gökyiğit, yardım istemek üzere çok
eski bir dostu olan Hayrettin Karaca’yla bir araya geldi. Hayret-
tin Karaca, 1980 yılında şahsi çabalarıyla Türkiye’nin ilk özel ar-
boretumunu kurmuş, emekli olduktan sonra da kendini tümüyle
bu alandaki çalışmalara vermişti. Değişik bitki türlerini toplamak
amacıyla Türkiye’yi karış karış dolaşan Karaca, erozyon sorunu-
nun boyutları karşısında şaşkınlığa uğramış ve bu konuda mut-
laka bir şeyler yapılması gerektiğine inanmıştı. Karaca, 5 Ağustos
1992 tarihinde
Cumhuriyet
gazetesinde yayımlanan bir röporta-
jında, sorunun önemine şöyle dikkat çekiyordu:
Türkiye’nin denizlere, derelere, barajlara akıttığı toprağın için-
deki değerler, madensel elementler ve gübrenin değeri Türki-
ye bütçesine eşit belki de. Eğer denizlere akıttığımız bu toprağı
hesap edecek olursak, Türkiye’yi yeniden ihya ederiz. Bu kadar
büyük bir toprak kaybı vardır Türkiye’nin, fakat biz bunu ka-
yıp olarak hesap etmeyiz. Toprak için ölürüz, bir karış toprağı
kimseye vermeyiz deriz, karışla vermeyiz ama kepçeyle veririz.
Bugün Yeşilırmak, Kızılırmak, Doğu Karadeniz’deki bütün de-
reler bulanık değil çamur olarak akıyor. Çoruh’a dökülen bütün
çaylar, Çoruh kayalarının üzerinden toprağı sökerek akıyor. Bu
toprak benim değil artık, Rus toprağı. Batum bu giden topraklar
yüzünden denizden 2,5 kilometre geride kalmış durumda. Kaya-
lar bizim, toprak bizim değil.
Hayrettin Karaca’nın bu duyarlılığı ile Vehbi Koç’un ağaçlandırma
konusuna verdiği önem orta noktada, Nihat Gökyiğit’te buluşun-
ca, ortaya mükemmel bir sinerji çıktı. Gökyiğit bundan sonraki
gelişmeleri şöyle anlatıyor:
Hayrettin Bey’le kalktık Vehbi Bey’in evine gittik. Toprak gidi-
yor, mera kayboluyor diye anlattık. Rahmetli bizi dinledikten
sonra bir rapor hazırlamamızı istedi. Hayrettin Bey, önce hoca-
larla konuşmamız gerektiğini söyleyince Vehbi Bey birden dön-
dü ve “Ben takvimi olmayan iş konuşmam” dedi. Ben de hemen
Hayrettin Bey’i ceketinden çekip, “Üç hafta süre isteyelim Vehbi
Bey’den, bu sırada raporu hazırlarız” dedim. Yıl 1992. Böylece
5 milyar lirayla bir vakıf kurmaya karar verdik. 500 milyon li-
ra Vehbi Bey verdi, bana “Sen de 500 milyon vereceksin” dedi.
Ben hemen, “Siz isterseniz veririm, ama Vehbi Koç 500 milyon
verince Nihat Gökyiğit de 500 milyon verdi derler, yakışık alma-
yacak” dedim. Vehbi Bey, “Onun yakışığına hiçbir zarar gelmez,
merak etme” deyince verdim ben de.
3
Artık TEMA’nın temelleri atılmıştı. Şimdi sıra, kuruluşu sağlam
maddi dayanaklara oturtmak için iş dünyasının desteğini sağla-
maya gelmişti. Bunun için, Hayrettin Karaca ve Nihat Gökyiğit, 3
haftada 30 işadamını ziyaret ederek 28’inin desteğini sağladılar.
Vakfın ilk döneminde eğitim ve bilinçlendirmeye çok büyük önem
verildi. Bu yönde basından da büyük destek alındı. Milli Eğitim
Bakanlığı ile yapılan çalışmalar sonucunda gönüllü öğretmenler
ordusu oluşturuldu ve başta mera ıslahı olmak üzere bir dizi örnek
proje hayata geçirildi.
Bugün 15. yılına yaklaşan TEMA Vakfı, 200 binin üzerindeki ka-
yıtlı gönüllüsü ve geniş kapsamlı projeleriyle Türkiye’de çevre
konusunda faaliyet gösteren kuruluşlar arasında hiç kuşkusuz lo-
komotif rolü oynuyor. “1 Milyon Fidan” ve TEMA’nın 25. yılında
tamamlanması planlanan “10 Milyar Meşe Tohumu” gibi proje-
ler, tüm dünyada bu alanda yapılmış en kapsamlı ağaçlandırma
çalışmaları arasında yer alıyor. Ünü Türkiye’yi aşan ve Birleşmiş
Milletler tarafından diğer ülkelere örnek kuruluş olarak gösterilen
TEMA’yı yaratan Hayrettin Karaca ve Nihat Gökyiğit ise, bunca
emek karşısındaki ödüllerini, hiç kuşkusuz geleceğin mirasçısı
olan çocukların onları “Toprak Dede” ve “Yaprak Dede” diye ça-
ğırmasıyla alıyorlar.
Eski bir dostluktan doğan ışık: TEMA Vakfı