Table of Contents Table of Contents
Previous Page  41 / 56 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 41 / 56 Next Page
Page Background

ilk üretim tesisi olan Ceyhan fabrikasının yer seçiminde de rol oy-

namıştı. Başlangıçta fabrikanın kurulması için Silifke yakınların-

da bir yer seçilmişken, tarım alanlarına daha yakın olması amacıy-

la daha sonra fabrikanın Ceyhan’a kaydırılmasına karar verilmişti.

Aynı şekilde Ceyhan Terminali’nin 1987 yılında geliştirilmesine

karar verilmesinde de, bu bölgenin GAP’ın denize açılabileceği bir

noktada olması etkili olmuştu.

Bölgenin ve ülkenin agroekonomik yapısında çok önemli değişik-

liklere yol açması öngörülen GAP Bölgesi, gübre sektörünün de

üzerinde önemle durduğu bir tüketim alanıydı. GAP’ın devreye

girmesiyle, sulanabilir tarım alanlarında 1,8 milyon hektarlık ar-

tış olması bekleniyordu. 1980’li yılların sonunda GAP Bölgesi’nde

birim alanda gübre tüketimi 35-50 kg/ha civarındaydı. Bu miktar,

ülkenin ortalama tüketim seviyesi olan 87 kg/ha’nın oldukça al-

tındaydı. GAP sulama projesi ile bölgede gübre tüketiminin hızla

artarak 120 kg/ha’ya ulaşması bekleniyordu. Bu nedenle 1986 yı-

lında gübre üreticilerinin satış ve pazarlama faaliyetlerinde ser-

best bırakılmasından hemen sonra Toros Tarım tarafından oluş-

turulan bölge müdürlüklerinden biri de GAP’ta kurulmuştu.

Günümüzde Şanlıurfa’da bulunan GAP Bölge Müdürlüğü 8 çalışa-

nıyla faaliyetlerine devam ediyor. Müdürlük, Adıyaman, Batman,

Bitlis, Bingöl, Diyarbakır, Elazığ, Hakkari, Malatya, Mardin, Muş,

Şanlıurfa, Şırnak, Siirt, Tunceli ve Van’ı kapsayan geniş bir bölge-

den sorumlu. 10 yılı aşkın süredir Toros Tarım bünyesinde görev

yapan GAP Bölge Müdürü Mustafa Mete Halli, müdürlüğe bağlı

92 bayi ve 4 yetkili satıcı bulunduğunu belirtiyor. Bölgenin 15 il ve

139 ilçeyi kapsayan, 35 milyon dekar tarımsal ekim alanına sahip

ve 800 bin - 1 milyon ton arası gübre tüketim pazarı bulunduğunu

belirten Halli, çinko katkılı 20.20.0 Kompoze gübrede Toros’un

ana kalesinin GAP Bölgesi olduğunu dile getiriyor:

“Bölge Müdürlüğümüz 1987 yılından bu yana hizmet veriyor. Ta-

rihsel yapısı çok eskilere dayanan bir bölge burası. Urfa’dan başla-

mak gerekirse, kültürel olarak çok zengin bir kent. Balıklıgöl, Har-

ran evleri, Göbeklitepe... Eski Halfeti, Birecik Barajı’nın suları

altında kaldı. Eskiden bozkır olan bu yer, şimdi sualtı dalgıçlarının

gözdesi durumunda. Yerleşim yeni Halfeti’de devam ediyor. Halfe-

ti demişken, dünyada sadece Halfeti’ye özgü siyah gül yetişiyor

burada. Adıyaman, biliyorsunuz Nemrut Dağı ile meşhur. Mardin

ise kalesi, Darülzaferan Papaz Okulu ve kiliseleriyle. Beyazsu ile

Midyat, Batman’da Hasankeyf ve türkülere konu olmuş Malabadi

Köprüsü, Diyarbakır’ın sur kapıları, hanlar, Elazığ’da Harput ve

saymaya zamanın yetmeyeceği kadar pek çok önemli tarihi ve kül-

türel yapı bölgenin zenginlikleri arasında.

Gübre tüketimi açısından bölgemizin ana illeri Şanlıurfa, Mardin,

Diyarbakır ve Batman. Bu illerimizin ova kesimindeki çiftçileri-

miz yeniliklere açık. Kuru tarım arazilerinde ise modern tarım uy-

gulamaları biraz geriden takip ediliyor. Türkiye, genel olarak ön-

celikle marka imajına ve güvene dayalı ürünleri tercih eden bir

çiftçi portföyüne sahip. Bu nedenle ciddi fiyat farkları olmadığı

müddetçe çiftçi ilk tercihini Toros ürünlerinden yana kullanıyor.

Toros olarak bölgede %50-60 bayi pazarına sahibiz. Üretimi ilk

kez Toros tarafından gerçekleştirilen çinkolu kompoze gübre,

GAP Bölgesi’nin en fazla sattığı gübre kalemleri arasında. Kazanı-

lan her yeni bilginin doğru kullanıldığında bizleri başarıya ulaştı-

racağının bilinci ile, bayi odaklı olarak çalışmaya devam ediyoruz.

Rekabetin her geçen gün zorlaştığı sektörde doğru, kaliteli, sürdü-

rülebilir ve güvenilir yapıda olmamızın karşılığını alıyoruz.”

g

1936

Ülkenin sahip olduğu su kaynakların-

dan daha iyi yararlanılması için Keban Pro-

jesi ile ilgili keşif etütlerine başlandı ve Fırat

Nehri’nde incelemeler yapmak üzere 6 nok-

tada rasat istasyonları kuruldu.

1938

Keban

Boğazı’nda jeolojik ve topografik etütler ya-

pıldı.

1954

Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Mü-

dürlüğü kuruldu. Türkiye 25 havzaya ayrıla-

rak etüt ve planlama faaliyetlerine başlandı.

1961

Fırat Havzası’nda su ve toprak kaynak-

larının geliştirilmesiyle ilgili ilk çalışmalar

başlatıldı.

1964

Fırat Havzası’nın sulama ve

enerji potansiyelini belirleyen “Fırat Havzası

İstikşaf Raporu” hazırlandı.

1975

Fırat Nehri

üzerinde GAP’ın ilk dev su yapısı olan Keban

Barajı ve Hidroelektrik Santrali hizmete girdi.

1977

Fırat ve Dicle Havzalarında planlanan

projelerin birleştirilerek “Güneydoğu Ana-

dolu Projesi” (GAP) olarak adlandırılması be-

nimsendi.

1987

Fırat Nehri üzerindeKarakaya

Barajı ve Hidroelektrik Santrali hizmete girdi.

1989

GAP’ı entegre ve çok sektörlü bir sos-

yo-ekonomik kalkınma projesi olarak ele al-

mak amacıyla GAP Master Plan çalışması ha-

zırlandı

.

1992

Fırat Nehri üzerinde Avrupa’nın

ve Türkiye’nin en büyük barajı olan Atatürk

Barajı ve Hidroelektrik Santrali kuruldu.

1994

Atatürk Barajı’ndaki sulama suyunu Harran

Ovası ve Mardin Ovası’na taşıyan Urfa Tüneli

açıldı.

2000

Birecik Barajı ve Hidroelektrik

Santrali hizmete girdi.

2007

GAP kapsamın-

daki yatırımların gözden geçirilip projelerin

hızlandırılması amacıyla 2008-2012 yıllarını

kapsayan GAP Eylem Planı hazırlandı.

2013

GAP’ı daha ileriye taşımak amacıyla GAP Ey-

lem Planı 2014-2018 hazırlandı.

ADIM ADIM GAP

MustafaMete Halli

GAP Bölge Müdürü

41