

TOROS’LA 25 YIL
KADİR SATICI
ŞANLIURFA MERKEZ BAYİSİ
Ş
anlıurfa Merkez Bayisi Kadir Satıcı,
Toros’u ailesi olarak tanımlıyor. Sek-
törde çalıştığı 25 senedir Toros Tarım gübre
bayiliği yapan Kadir Satıcı, bundan büyük
gurur duyduğunu belirtiyor:
Biz sadece Toros ürünleri satıyoruz. Toros
dışında başka bir ihtiyacımız da yok. Ben
aynı zamanda Türkiye’de en çok satan bayi-
lerden birisiyim. Toros Tarım, genel müdü-
rümüz ve bölge müdürlüğümüzde çalışan
arkadaşlarla beraber bugünlere geldik. Bun-
dan dolayı Toros’a teşekkür ediyorum.
Şanlıurfa, GAP’ın başkenti. Tarımın çok yo-
ğun olduğu bir bölge. Her gün sulamayla
birlikte tarım gelişiyor, büyüyor. Bununla
beraber sanayimiz de büyüyor. Sulama
alanları arttıkça çiftçimiz bilinçleniyor.
Gübre tüketimine de bağlı olarak verim ar-
tıyor. Şanlıurfa’da çok büyük bir potansiyel
var. Çiftçiler yeterince bilinçli değil, ama za-
man içinde fakültelerin, tarımda çalışan ar-
kadaşlarımızın yardımlarıyla Şanlıurfa’nın
istikbalinin daha da güzel olacağını tahmin
ediyoruz.
“BIZ BIRMARKAYIZ”
Toros Tarım, gübre satışında çok büyük bir
potansiyele sahip. Hem kalitede, hem satış-
ta çok iyi bir konumda. Şanlıurfa’da Toros
Tarım bir numara. Biz bir markayız. Tabii
bu marka kolay elde edilmedi. Çok büyük
emeklerin karşılığını aldık. 25 yıldır Toros’la
çok iyi bir diyalog içindeyiz. Bugüne kadar
herhangi bir sıkıntı yaşamadan, gurur du-
yarak gübresini sattık.
Gübre satıyor, ama bir yandan da çiftçinin
ihtiyacı olan bilimsel ve teknik konularda
da yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bir kere
gübre kullanımı konusunda muhakkak biz-
den bilgi alıyorlar. Nasıl, ne kadar gübre kul-
lanacakları, ne zaman ilaçlama yapacakları
konularında sorular geliyor. Benim ziraat
mühendisi elemanlarım da var, onlara yön-
lendiriyorum. Biz de bildiğimiz kadarıyla
yardımcı olmaya çalışıyoruz. Çiftçimiz ne
kadar bilinçlenirse, o kadar iyi ürün elde
edeceklerine inanıyorum.
GAP’la birlikte Şanlıurfa’da bitki deseni de-
ğişti. Daha önce buğday, mercimek, arpa ön
plandaydı. Sulu tarım olmadığı için bunla-
rın dışında bir şey ekilmesi mümkün değil-
di. Atatürk Barajı’nın açılması, tünellerin
faaliyete geçmesiyle beraber sulu tarıma
geçildi. Özellikle Harran Ovası ve Akçakale.
Benim bildiğim kadarıyla Urfa merkezinde
ve kazalarında 2,5 milyon dönüm sulu ta-
rım yapılıyor. Bu da mısır, pamuk, buğday
gibi ürünlerde verime çok iyi yansıyor. Şu
anda Türkiye’de üretilen pamuğun hemen
hemen yüzde 45’i Urfa’da yetişiyor. Urfa’da
seracılık başladı mesela. Karaali bölgesinde
termal su bulundu. Termal suyla beraber şu
anda 500-600 dönüm alanda seracılık yapı-
lıyor. Çok güzel domatesler üretiliyor ve
bunlar Avrupa’ya ihraç ediliyor. Bu alan ge-
lişince biz Toros’un özel gübrelerini de sat-
maya başladık. Bunlar damlama sulamayla
kullanılan gübreler.
Tarımla beraber sanayimiz de gelişti.
Üçüncü organize sanayi bölgemizi faaliyete
geçirdik. Hedefimiz gerçekten büyük.
Türkiye’nin önde gelen markaları buraya
geliyor ve yatırımyapıyorlar. Hayvancılık da
gelişiyor bir yandan. Bu nedenle de
Şanlıurfa’nın önü çok açık. Kuru tarım
yapıldığı yıllarda Urfa’nın nüfusu 200 bindi.
Şu anda 800 bin. Çok güzel bir gelişme.
“URFA’YAGELENAĞLAR,
GIDENAĞLAR!”
Şanlıurfa’daönemli bir tarihvar. Türkiye’nin
her yerinden Urfa’ya turlar düzenleniyor.
Turizm mevsimi burada çok yoğun geçiyor.
Fuarlar düzenleniyor. Tarihe geçmiş bir üni-
versitemiz var, Harran Üniversitesi. Şanlı-
urfa, Peygamberler Şehri. “Urfa’ya gelen
ağlar, giden ağlar!” diye meşhur bir sözü-
müz vardır. Gelen niye ağlar? Acaba kötü
bir yere mi geldim diye ağlar. Sonra alışır,
uyum sağlar. Giderken de Urfa’yı nasıl ter-
kedip, nasıl gidecek diye ağlar.
g
44
DOSYA