Previous Page  65 / 162 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 65 / 162 Next Page
Page Background

65

ERHAN ÖNER

Tekfen Grup Şirketler Başkanı

Toros’un kuruluş yıllarında, karayoluyla Irak’tan büyük miktarda ham petrol, fueloil,

nafta, gazoil geliyordu. Türkiye’den bir firma eski bir gemi kiralamış, Ceyhan açıkla-

rında depo olarak duruyor. Ham petrolü tankerlerle karadan getiriyorlar. Biz de iske-

lede buna uygun bir düzenleme yaptık. Petrolü tankerden alıp 5-10 tonluk ufak mo-

torlara boşaltıyoruz. Motor gidiyor, büyük gemiye yanaşıyor, yükünü boşaltıp tekrar

geliyor. Daha sonra Mehmet Ali Bey adında, Irak’ta iş yapan bir müteahhit geldi bana.

Sulama kanalları yapmış, parasını alamamış, Arap-Türk Bankası’na gitmiş. Bankanın

bir genel müdürü vardı Farag Shalluf adında. Ona danışmış ne yapalım, ne edelim

diye. Shalluf da demiş ki “Sen git Erhan Bey’i gör, o sana bir çözüm yolu bulur.” Meh-

met Ali Bey geldi buraya, derdini anlattı. Çok da pratik bir müteahhitti. “Ağam böyle

bir şey var,” dedi. Dedim ki “6 ayda sana petrol depolayacağın tankları hazır ederiz,

yeter ki sen biraz avans ver, işe başlamak için. Dördüncü aydan itibaren senin petro-

lünü almaya başlarız, altıncı ayda da tümüne hizmet verecek hale geliriz.” Pek inan-

madı. Dedim ki “İnan, çünkü tank işi bizim ezbere bildiğimiz bir iş. Sen oraya gidene

kadar ben temeli başlatacağım.” Gitti, oradan telefon ediyor, “Vallahi dediğin gibiy-

miş,” diye. Biz o gün anlaştık adamla, projeleri gönderdik şantiyeye. Dediğimiz gibi ilk

tankı dördüncü ayda, öbürünü altıncı ayda verdik.

Irak’tan petrol işi çıkınca biz

tanklarımızı petrole çevirdik ve

büyüttük. Tek tabanca demeye-

yim, ama o bölgede bu işi yapa-

bilen 2-3 tabancadan bir tanesiy-

dik. Üstelik diğerlerine nazaran

çok verimli çalışıyorduk. Bizim

terminal müthiş çalışıyor o za-

man. Sürekli tanker boşaltıyoruz,

tanker yüklüyoruz. Oradan da iyi

bir gelirimiz oluyor. Ben o zaman

10 km boyunca tankerlerin dizil-

diği günleri hatırlarım. Gazeteler-

de, “Tekerlekli boru hattı” diye ha-

berler çıkardı. Sahaya gittiğiniz-

de burası gübre fabrikası mı, pet-

rol terminali mi belli olmazdı. O

zaman bizi bu terminal faaliyet-

leri yüzdürdü. Oradan iyi bir ge-

lirimiz oldu. Biz o gelirle döndük

ikinci fabrikayı yaptık; artı sos-

yal tesisleri yaptık; onu yaptıktan

sonra yeni bir proje yapalım de-

dik, terminali yaptık. Bu olay bi-

zim için bir dönüm noktasıdır. Bi-

zim birinci dönüm noktamız, pet-

rol terminalciliğinden para kaza-

nıp tesisi büyütmemizdir.

68

Aynı dönemde Toros Gübre,

Ceyhan’da sahip olduğu geniş arazi-

yi Irak’tan gelen kükürtün depolan-

ması için de kullandırmaya başlaya-

rak, daha önce planlanmamış ikinci

bir gelir kaynağına daha kavuştu. İs-

kenderun Limanı’nın kolay tutuşan

bir madde olduğu için kabul etme-

diği kükürtün 1983 Temmuz’undan

itibaren Ceyhan’a gelmeye başla-

1982 yılında transit ticaret izninin

alınması, Ortadoğu’daki konjonktürel

gelişmelerle birlikte Toros iskelesinin

kısa sürede büyük bir dolulukla

çalışmaya başlamasını sağladı. Bu

dönemde Irak’tan petrol ve fueloil

taşıyan tankerlerin Toros iskelesi önünde

oluşturdukları uzun kuyruklar gazetelere

haber olurken, fabrikanın çevresindeki

kullanılmayan boş araziler de kükürt

ve benzeri yükler için depolama alanı

olarak kullanılmaya başladı.