Previous Page  6 / 56 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 6 / 56 Next Page
Page Background

6

HABERLER

SAYFALARA SIĞMAYAN

BİR ÖMÜR

Nihat Gökyiğit, “Doğa ve İnsan” adlı kitabının önsözünde, anılarını yazmaya başlarken kalkıştığı işin bu kadar

zor olacağını hiç tahmin etmediğini ve kitabın yaklaşık 2 yıl süren bir çalışmanın sonucu olduğunu belirtiyor.

Unutulmaya yüz tutmuş anıların, yüzlerce fotoğraf ve belgenin kitaba dönüştürülmesinin çok titizlik gerektiren bir

süreç olduğunu belirten Gökyiğit, yazma amacını ve kitabın adının kaynağını ise şöyle açıklıyor:

Kitabımda, on kuşak geriye dayanan soyumu, ailemi, aile fertlerini anlattım. Soyumun hikâyesi aynı zamanda,

dedemden ve babamdan aldığım dürüstlük, girişimcilik, özgüven vasıfları ile annemin, fedakârlık ve hayırseverlik

hasletinin, yaşamımdaki özel yerini ve önemini yansıtıyor. Çocukluğumun geçtiği Artvin’de başlayan yaşam öyküm,

çeşitli dönemlere yayılan olaylar ve anılarla bezenerek kitapta yer alıyor…

Hayatım boyunca edindiğim bilgi ve deneyimin izlerini, kitabın her satırında görmek mümkün. Bu izler, genel

olarak dünya görüşüm ve hayat felsefem doğrultusunda önemsediğim değerlerin ifadesidir. Yaşadığım sürecin

her aşamasında belirleyici olan iki değere hizmeti, kısmetim olarak gördüm, onlara sevdalandım. Doğa ve İnsan…

Nihat Gökyiğit’in “Doğa ve İnsan Sevdam” adlı kitabı, hem içeriği hem de anlatımıyla okuru zevkli ve öğretici bir

zaman yolculuğuna çıkarıyor. Biz de bültenimizde, sayfalara sığmayan bu zengin öyküden, sizler için tadımlık bir

derleme yaptık.

23 Şubat 1925 tarihinde dünyaya

gelen Nihat Gökyiğit’in yaşam öykü-

sü, Anadolu’nun kuzeydoğusunda,

Karadeniz’in Kafkas Dağlarıyla bu-

luştuğu yerden Kars’a kadar uzanan

topraklarda başlıyor. Gürcü kökenli

bir aileden gelen Gökyiğit’in baba ta-

rafından şeceresi, üç asır öncesine

kadar izlenebiliyor. Babası, 1904 do-

ğumlu Ahmet Hamdi; dedesi 1874

doğumlu Gogitoğlu Hasan; onun ba-

bası ise 1838 doğumlu Süleyman

Ağa. Tarihte çeşitli zamanlarda Rus işga-

line uğrayan Artvin, büyük göçlere

sahne olmuş. Şehirden son göç

1914’te, 1. Dünya Harbi sırasında

yaşanmış. İşgal nedeniyle ailesiyle

birlikte Merzifon’a taşınan Nihat

Gökyiğit’in dedesi Gogitoğlu Hasan,

orada çalışkanlığı ve dürüstlüğüyle

dikkat çekmiş. Köyden köye gezerek

yapmaya başladığı ticareti, işgalin

ardından Artvin’e döndükten sonra

da devam ettirmiş. İki oğlunu da ya-

nına alarak, çarşının en işlek yeri

olan Direkdibi’nde görkemli bir ma-

ğaza inşa etmiş: “Gogitoğlu Hasan ve

Mahdumları Ticarethanesi.”

Sonraki yıllarda Kars’ta da bir dük-

kan açan Gogitoğlu Hasan, büyük

oğlu Harun’u oraya göndermiş. Ni-

hat Gökyiğit’in babası Ahmet Hamdi

ise Artvin’deki dükkânın başında

kalmış. Bu dükkân, Nihat Gökyiğit’in

anılarında önemli bir yer tutuyor.

ARTVİN’DE BAŞLAYAN BİR YAŞAM

Nihat Gökyiğit ilkokulu ve ortaokulu

Artvin’de okudu. Türkiye’nin yoksul-

lukla mücadele ettiği yıllar olmasına

rağmen, o dönemde çok değerli öğ-

retmenlerin görev yaptığını belirten

Gökyiğit, yetişmesine katkıda bulun-

muş hocalarını saygıyla anıyor:

Bütün tahsilim boyunca matematik

derslerinde çok başarılı olmamı, En-

ver beyin hocalık hüneri ile verdiği

temel bilgilere borçlu olduğumu dü-

şünerek, ona hep duacı oldum. Fen

derslerinde Hasan bey ile Ahmet bey

de şükranla andığım hocalarımdan.

Artvin’de lise olmadığından Nihat

Gökyiğit, olgunluk sınavını başarıyla

verdikten sonra, babasının kararıyla

İstanbul’da Robert Kolej’e gönderil-

di. Gökyiğit, hayatındaki en önemli

dönüm noktalarından biri olan bu

karar için şunları söylüyor:

Ortaokul

bitince

babam,

beni

İstanbul’da Robert Kolej’e gönderme

kararını açıkladı. Yeni bir lisan öğre-

neceğimi ve ufkumun daha genişleye-

ceğini düşünüyordu. Sürekli muhace-

ret sebebi ile dedemin iki büyük oğlu,

Harun amcam ve babam tahsil imkânı

bulamamış, ilkokulu zor bitirmiş. Ba-

bamın bu tahsil özlemini, oğullarında

gidermek istediğini zannediyorum.

İLKOKUL, ORTAOKUL

Solda:

Artvin’de, “Gogitoğlu Hasan ve

Mahdumları Ticarethanesi”; sağdaki

açık kapının önünde, Nihat Gökyiğit’in

babası Ahmet Hamdi Bey. (1932)

Sağ üstte:

Beş yaşındaki Nihat Gökyiğit

babası ve annesi ile birlikte. (1930)

Sağda:

Nihat Gökyiğit ilkokulda. (1932)