T-Bulten29

DAVID SEO (BONG HWAN PROJE DİREKTÖRÜ)

“Başaracağımızı biliyordum”

Daha önce Suudi Arabistan ve Singapur gibi farklı çoğrafya-

larda çalışmış olan Koreli David Seo, Tekfen’i bu projeyle tanı-

mış. Seo, son sürat devam eden projede bugüne kadar tamam-

lanan işler ve kazanılan başarıları, “olağanüstü bir iş” olarak

tanımlıyor:

Projeye başladığımızda burası inanılmaz bir haldeydi. Bir pet-

rol bataklığıydı adeta. İlk geldiğimde bu işi bitirebileceğimizden

emin değildim. Çünkü iki yıl, bu kadar büyük bir işi bitirmek için

çok kısa bir süre. 500 bin metrekarelik bir alanımız var. 68 bin

seyirci kapasiteli bir stadyum inşa ediyoruz. Dünyanın en büyük

stadyumlarından biri burası. Yani iki yıl içinde dev bir projeyi ta-

mamlamamız gerekiyordu, ki bana göre neredeyse imkânsız bir

şey bu. Meslek yaşamımda bugüne kadar 18 proje bitirdim, ama

bu boyutlarda bir işin bu kadar kısa sürede tamamlandığına hiç

şahit olmadım.

İlk geldiğimde aslında Tekfen’i de henüz tanımıyordum.

Neler yapabileceğini, kapasitesini bilmiyordum. Tek bildiğim,

Türkiye’nin en büyük inşaat firmalarından biri olduğuydu. Bir

de çok akıllı ve başarılı bir yöneticisi olduğunu biliyordum. Bir-

çok firmanın kurucusu sonsuza dek tek yönetici olmak peşin-

deyken, Tekfen Grubu’nun profesyonel bir CEO’su var. Olağan-

üstü işler başaran bir şirket bu. Kore’de de bunu yapabilen çok

az firma var.

Biz buraya geldikten sonra iki ay içinde bataklığı temizledik.

İnanılmaz boyutlarda bir işi o ilk iki ayda çıkarmıştık zaten. Dör-

düncü ayda umutlanmaya başladım, altıncı ayda ise tereddüt-

ten kararlılığa geçtim; artık başaracağımızı biliyordum.

Süredeki kısıtlama projenin standarttan farklı ilerlemesine

neden oldu. İnşaat başladığında dizayn işleri henüz bitmemişti

bile. Yani normal prosedürün tam tersi oldu. İnşaat devam eder-

ken dizayn da onunla beraber ilerledi. Bu tarz bir dizayn çalışma-

sı normalde iki yıl sürer. Bizimse tüm proje için süremiz buydu.

Dizayn altı ay içinde tamamlandı. Gerçekten insanı hayrete dü-

şüren bir çaba bu. Aynı zamanda bir risk tabii. Bu nedenle önce-

likli amacımız dizayn ve inşaatın sorunsuz bir şekilde koordine

edilmesi oldu. Bu amaçla her gün tüm birimlerle toplantılar ya-

pıldı; 7 gün/24 saat çalışıldı. Her bakımdan limitlerimizi zorladık.

“İnşallah!”

Bu tür hızlandırılmış bir projede, kendi tecrübelerime baktı-

ğım zaman, birçok ölümlü kazanın gerçekleşebildiğini görüyo-

rum. Oysa Bakû Olimpiyat Stadı’nda 17 milyon adamsaat ka-

zasızlığa ulaştık. Olağanüstü bir başarı bu. Geçen sene 5 milyon

adamsaat kazasızlığa ulaştığımızda, ekibime “İnşallah!” dedim.

Çünkü burada herkes hep “İnşallah!” diyor. Bugün 17 milyona

geldik. Benim için çok önemli bu.

Kore ve Türkiye, kardeş ülkeler. Fiziksel olarak Batılı bir görü-

nümünüz var, ama düşünce yapınız ve kalbiniz aslında Doğulu.

Özellikle Kore halkına benzediğinizi düşünüyorum.