Previous Page  12 / 40 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 12 / 40 Next Page
Page Background

MERCEK

12

Onun üzerine savaş sırasında apar topar de-

ğiştiriyorlar. Biz bunu bile filme yansıttık.

Eminim bu konuda eleştiri almışsınızdır,

“Filme bak, başta başka, sonra başka üni-

forma,” diye.

Aynen. Eleştiriler yazılıyor, ama özellikle

Çanakkale’yle ilgili çok yanlış algılarımız

var kafamızda. Bize diyorlar ki “Kostümler

yepyeni. Nasıl olur! Biz gördük hepsi yırtık

pırtıktı.” Oysa Çanakkale Savaşı’nın başında

bizim yırtık pırtık üniformamız yok. Evet,

Balkan Savaşı’ndan çıkmışız, ama arada bir

dönem var. Ordunun moralini yüksek tut-

mak için Enver Paşa özellikle askerlerin kı-

yafetine çok önem vermiş. Hatta Çanakkale

Savaşı’nda askerlerin kullandığı şapkanın

ismi “Enveriye”dir. Enver Paşa kendi tasarla-

mıştır. Fes zor oluyor diye bir şapka tasar-

lıyor, külah gibi. Dolayısıyla üniformalar

da yepyeni, pırıl pırıl. Ama savaş uzun.

Sonuna doğru artık yamalanmaya başlı-

yor. Akıllardaki o yırtık üniformalar daha

çok Kurtuluş Savaşı’ndan. Bazen her şey

birbirine karıştırılıyor. Biz yakın döne-

me çok hakim değiliz. Ben, “Çanakkale

filmi yapacağım” dediğimde, “Gösterin şu

Yunanlıları nasıl yendiğimizi!” diyenler oldu.

“Neden çocuk yok? 15 yaşında çocuklar sa-

vaşmadı mı?” diyenler oldu, “Cepheye mermi

taşıyan kadınları neden göstermediniz?” di-

yenler oldu. Halbuki bunların hepsi Kurtuluş

Savaşı’nda yaşanan sahneler. Yani yanlış al-

gıları da biraz kıran bir film yapmak istedik.

Filmi yaparken en çok zorlandığınız şey

ne oldu?

Deniz savaşlarını yapmak çok zor bir şey-

di. Amerika ve Meksika’dan yaklaşık 50,

Türkiye’den de 30 kişi sadece özel efektler

üzerine çalıştı. Amerika’daki ekip, Türki-

ye’deki

Fetih

filminde de çalışan, Hollywood

yapımlarında ciddi ödülleri olan bir ekip.

Özellikle denizle ilgili efektlerde çok başarı-

lılar. Çekimler için tüm gemiler bire bir mo-

dellendi. Tüm deniz savaşı, nizami akışlar,

gelişler, gidişler birebir modellenerek, doğru

bir anlatımla yapıldı. Biliyorsunuz Nusrat

Mayın Gemisi aslına uygun şekilde yeniden

inşa edildi. Hatta Genelkurmay, biraz da fil-

BİR SAVAŞ KAHRAMANI:

SEYİT ONBAŞI

Çanakkale 1915

, tarihe geçmiş

birçok figürün gerçek

hikâyelerini anlatıyor. Mecidiye

Tabyası’nda vinci arızalanan

topun 275 kilogram

ağırlığındaki mermilerini sırtında

taşıyan Seyit Onbaşı da

onlardan biri. Filmde bu

sahnelerin tam olarak gerçeği

yansıtmasına büyük önem

verilmiş.