

15
Filme yönelik ne gibi eleştiriler aldınız?
Tarihsel bir hatamız yok filmde, özellikle
genel akış noktasında. Sadece bir altyazıda
yanlışlık yapmışız. Konuyu çok iyi bilenler-
den onu eleştirenler oldu. Bayram namazı
12 Ağustos’tu, biz 2 Ağustos yazmışız. Daha
sonraki baskılarda ve DVD’lerde bunu düzelt-
tik. Biz yazın çektik filmi, kışa girmedik. Ama
Çanakkale Savaşı’nın kışın da devam ettiğini
söyleyenler oldu. Doğru. Onun dışında çok
derin bir eleştiri yok.
Peki, beğeniler?
Beğeniler güzel. Yurtdışında birçok yer-
de seyrettim filmi, büyükelçilerle beraber.
Türkiye’de Genelkurmay Başkanımız ve 1.200
kuvvet komutanımızla izledik. Film bitince
ayakta alkışlandı, ki o benim için çok önem-
li bir kıstastır. Kara Harp Okulu, Hava Harp
Okulu ve askeri liselerde filmi izlettiler. Çok
güzel tepkiler aldı. Türkiye’de birçok ilde gala-
lar yapıldı. Nerede izlediysek çok güzel tepki-
ler aldık. Avustralya’daki film festivalinde ka-
panış filmi olarak gösterildi. Yine bütün salon
ayakta alkışladı. 14-15 Mart’ta Amerika’da,
Türk Haftası’nda yine kapanış filmi olarak
gösterilecek. On ayrı ülkede gösterildi film
Avrupa’da. Çok ciddi bir gişe elde etti. Özellik-
le yurtdışı gişeleri çok iyi. Almanya’da anor-
mal ilgi gördü.
Bu filmin sizin üzerinizdeki etkisi ne oldu?
Ben Atatürk, Çanakkale ve yakın cumhuri-
yet dönemini çok araştıran ve çok seven bir
insanım. Atatürk ve yakın dönemle ilgili cid-
di bir koleksiyonum da var, hem kitap, hem
doküman, hem de eşya anlamında. Örneğin
Nutuk
’un ilk basılan 30 nüshasından biri,
11 Kasım’da çıkan gazetelerin orijinalleri
gibi az bulunur birçok eşyam var. Çok büyük
bir hayranlığım var Atatürk’e karşı. Bu filmi
çekmek benim için çok özeldi. Ben 34 yaşın-
dayım. Atatürk de Çanakkale’de tarih sah-
nesine çıktığında 34 yaşındaydı. Dünyanın
en son süngü savaşıdır Çanakkale Savaşı. O
sahneleri çekerken gerçeğini biliyorsun ve çe-
kerken de cidden etkileniyorsun. Ben zaten
Çanakkale’yi her sene ziyaret eden bir insa-
nım ve oradayken hep etkileniyorum. Filmi
çekerken de hem mimarı olduğunuz için ru-
hani bir mutluluk yaşıyorsunuz, hem de belki
oradaki şehitlere teşekkür ettiğinizi hissedi-
yorsunuz.
Bundan sonra sırada yeni film projeleri
var mı?
İki proje var. Bu sene 60. yılı olduğu için Dum-
lupınar Denizaltısı’nı film yapacağız. Bunun
için ciddi bir çalışma içindeyiz. Onun dışın-
da 1918, İstanbul’un işgal dönemiyle alakalı
bir film yapacağız. Ben, kişisel olarak bu tarz
filmlerin devamını getirmek istiyorum. Me-
sela, daha sonra
Çılgın Türkler
’i de yapmak
istiyorum, yine Turgut Özakman’ın kalemiy-
le. Atatürk’le ilgili, cumhuriyet döneminin ilk
yıllarıyla ilgili, Kıbrıs Harekâtı ile ilgili, belki
Kore Savaşı’yla ilgili filmler yapmak istiyo-
rum. Çünkü, “Allah Allah! Kore’ye mi gidip
savaşmışız?” diyecek, bunu araştıracak insan-
lar, gençler vardır Türkiye’de. Biz yapalım, ön
ayak olalım, onlar araştırsın istiyorum. Çün-
kü bunlar bizim tarihimiz.