Previous Page  10 / 52 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 10 / 52 Next Page
Page Background

10

HABERLER

Irak’ta yürütülen çalışmaları, bu

çalışmalarla ilgili zorlukları ve ülkenin

Tekfen’e sağladığı imkânları en yetkili

ağızlardan dinledik. Tekfen İnşaat Genel

Müdür Yardımcısı Celal Erbil ve Proje

Koordinatörü Berker Evren, Irak’tan esen

sıcak rüzgârları ve bu rüzgârın taşıdığı en

güncel haberleri bizlere ulaştırdı...

Irak’ta neler yapıldığını doğrusu hepimiz merak ediyoruz. İçe-

rik olarak proje hakkında bizi bilgilendirir misiniz?

Berker Evren:

Irak’ta çalıştığımız Rumeyle sahası, şu anda dünya-

nın en büyük dördüncü ve Irak’ın ise en büyük petrol rezervinin ol-

duğu saha. Bu bölgede 1953’ten beri petrol üretimi yapılıyor. Saha

ilk olarak İngilizler tarafından açılmış, daha sonra Merkezi Irak Yö-

netimi tarafından millileştirilmiş. Bu petrol sahasının kapasitesi

daha önce günlük 1,6-1,7 milyon varile kadar çıkmış. Fakat savaşlar

sırasında gerekli bakımların, tamiratların yapılamaması ve tesislerin

yerine konamaması nedeniyle kapasiteler iyice aşağı düşmüş.

2003’ten sonra Irak’ın işgali safhasında bu bölge İngiliz kuvvetleri-

nin kontrolüne bırakılmış. İşgal kuvvetleri çekilince buradaki kapa-

siteyi tekrar artırmak amacıyla BP’nin liderliğinde, Çin ve Irak ulusal

petrol idarelerinin ortağı olduğu Rumaila Operating Organization

(ROO) adında bir konsorsiyum kurulmuş.

Celal Erbil:

İşgalden sonra dünyanın 4-5 petrol devi, merkezi Irak

hükümetiyle anlaşmalar yaptı. BP bunlardan bir tanesi. Onun öncü-

lüğünde 2008 yılında ROO kurulup Rumeyle bölgesinin imtiyazını

alıyor ve üretime başlıyor. Daha önce bölgedeki petrol üretimi kör

topal yürüyordu. Çünkü 2003 yılında işgal ilk başladığında oradaki

pek çok petrol tesisi yanmıştı. Bir sene süreyle yandılar. Petrol öyle

bir şey ki, ham petrolün içinden çıkan gazı almayıp bırakırsan patlar,

tesisleri de tahrip eder. İşgal safhasında herkes bölgeyi terk ettiği

için kuyuların çoğu bu şekilde infilak etmişti. Yani petrol üretimi tü-

müyle durmuştu. İşgalden sonra bu durum biraz kontrol altına alın-

mış, dış tesisler kısmen rehabilite edilmişti. Fakat tesislerin rehabili-

tasyonuna yönelik esas çalışma 2008’de başladı.

Tekfen bu projeye nasıl dahil oldu?

Berker Evren:

BP, 2009 yılı içerisinde fiilen sahaya iniyor ve sahada

yapılacak işleri yönetecek bir şirket arıyor. Bu bir “management” fir-

ması olmalı ve uluslararası tecrübeye sahip olmalı diye düşünüyor-

lar. Bu nedenle önce Mott MacDonald adında, o bölgede ve dünyada

bilinen bir mühendislik ve proje yönetimi firmasıyla çalışmaya başlı-

yorlar. Fakat bir nedenle yapılan çalışmaları yeterli bulmuyorlar.

Tekfen adı o dönemde öne çıkıyor. Fakat yine de bir ihale yapıyorlar.

Biz o ihaleye en uygun teklifi verdik. Ayrıca BP ile ilişkilerimiz de

önceden beri çok iyiydi.

Avantajlıyız, çünkü oradayız...

~

~