Previous Page  73 / 162 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 73 / 162 Next Page
Page Background

73

ğı düşünülen ücretsiz toprak analizi

hizmetine ve çiftçi eğitimlerine ön-

celik verileceğini belirtiyor, ayrıca

yurtdışında giderek yaygınlaşan sıvı

gübrelerin Türkiye’de de üretilmesi

için Toros tarafından araştırmalara

başlandığını bildiriyordu.

2

Bu pozitif tablo içinde en olumsuz

nokta, şirketin –sektördeki diğer

tüm kuruluşlar gibi– devletten ala-

caklarını zamanında tahsil edeme-

mesiydi. Bu durum şirketi yüksek

oranda kredi kullanmak zorunda bı-

rakarak ek bir maliyet yükü yaratı-

yordu. Ayrıca gübre üreticilerinin fi-

yat tespitinde tek dağıtıcı konumun-

da olan devlete bağımlı olmaları, Er-

han Öner’e göre kaçınılmaz olarak

zararı da beraberinde getiriyordu:

Siz fabrikanın kapısında, ürettiği-

niz malı teslim etmek zorunday-

dınız. Size ne üreteceğinizi, ne ka-

dar üreteceğinizi, ne zaman üre-

teceğinizi ve kaça üreteceğini-

zi devlet söylüyordu. Bunu baş-

tan söylese iş kolay. Ama maale-

sef bunu bazen 7-8 ay sonra söy-

lüyordu. Yani siz üretiyorsunuz,

teslim ediyorsunuz, ama sonunda

diyorlar ki “Biz gübre fiyatını böy-

le tespit ettik. Alacağın bu!” Zarar

ediyorsun. Çiftçiye ucuz gübre ve-

rebilmek için bir bakan emriyle

veya hükümet kararıyla gübre fi-

yatı düşürülüyordu. Kamu kuru-

luşları görev zararını alıyordu,

ama bizim görev zararını alma-

mız mümkün değildi. Devlet her

şeye kumanda ettiği için, bizim

de takip etmekten başka yolumuz

yoktu.

3

Bu sıkıntılı durum, 1984 yılında Ta-

rım Bakanlığı’nın açıkladığı fiyatla-

rın maliyetleri dahi karşılamaması

nedeniyle artık dayanılmaz bir hal

almıştı. Bunun üzerine Toros Gübre,

Ege Gübre ve BAGFAŞ yetkilileri bir

araya gelerek bir durum değerlen-

dirmesi yapmış ve yeni fiyatlar ham-

madde alımları için gereken kaynağı

karşılamadığı için kati fiyatlar açık-

lanıncaya kadar periyodik hammad-

de siparişlerini durduracaklarını, bu

durumda üretimlerinin ellerindeki

hammadde miktarı ile sınırlı olaca-

ğı uyarısını yapmışlardı.

Aynı günlerde Tarım Orman ve Kö-

yişleri Bakanı Hüsnü Doğan’a bir

teleks gönderen Erhan Öner, geçi-

ci fiyatların maliyetleri karşılama-

ması nedeniyle Toros Gübre’nin 2,7

milyar TL zarara uğradığını belirte-

rek bu konuyu görüşmek üzere ba-

kandan acil randevu talep ediyor-

du.

4

Toros Gübre’nin Zirai Donatım

Kurumu’na gönderdiği 31 Ağustos

1984 tarihli yazıda ise 20.20.0 kom-

poze gübresi için açıklanan 187 do-

lar/ton fiyatın alacakların zamanın-

Toros’un büyük bir çıkış

yakaladığı 1980’li yılların ilk

yarısında gübre sektörünün

karşı karşıya olduğu en

önemli sorun, tek dağıtıcı

konumunda olan devletten

alacakların zamanında tahsil

edilememesiydi. Tespit edilen

gübre fiyatlarının kimi zaman

maliyetleri karşılamamasının

yanında üreticilerin yüksek

finansman maliyetlerini de

üstlenmek zorunda kalmaları,

gübre sektörünü kârlılıktan

ve verimlilikten uzak bir

sektör haline getiriyordu.