41
“BEYAZALTIN”, YERİNİ “SARI ALTIN”ABIRAKIYOR
Çukurova’nın tarihten gelen geleneksel tarım yapısı içinde önemli bir
yeri olan pamuk her ne kadar Adana’nın simgesi olmayı sürdürse de,
bölgedeki pamuk ekimi alım fiyatlarının düşük oluşu nedeniyle son
yıllarda ciddi şekilde geriledi. Bir zamanlar Çukurova’nın “beyaz altı-
nı” olarak değerlendirilen pamuk, son 15 yıl içinde yavaş yavaş yerini
bölge insanının “sarı altın” dediği mısıra bıraktı. Öyle ki Adana Tica-
ret Borsası, Türkiye’de mısır fiyatının oluştuğu yer haline geldi.
Günümüzde bölge, soya fasulyesi, yer fıstığı ve mısır üretiminde
Türkiye’de ilk sırada bulunuyor. Ayrıca buğday, ayçiçeği, soğan, pi-
rinç, nar, şekerkamışı, patates, bakla, börülce, domates, biber, fasul-
ye, marul, lahana, üzüm, karpuz ve kavun üretimi bölgede geniş ola-
rak yapılıyor. Türkiye turp ihtiyacının yüzde yetmişi bu bölgeden
karşılanıyor. Narenciye (portakal, mandalina, limon) ihracatının ya-
rısı, muz üretiminin çoğu ve yaş meyve-sebze üretiminin önemli bir
kısmı da bu bölgeden karşılanıyor.
TOROSTARIM’INDOĞDUĞUYER
Akdeniz Bölgesi’nin, Toros Tarım tarihinde de özel bir yeri var.
Toros’un ilk kurulduğu yıllarda, gübre fabrikasının kurulacağı yerin
seçimi için İskenderun Körfezi’nden Silifke’ye kadar 26 muhtelif yer
incelenmiş, sonunda fabrikanın Ceyhan’da kurulmasına karar veril-
mişti. Bu seçimin yapılmasındaki birinci etken, Devlet Planlama Teş-
kilatı tarafından Çukurova’da kurulacak gübre tesisi için teşvik verili-
yor olmasıydı. Daha da önemlisi, bu bölge çok önemli bir tarım
merkeziydi. Üstelik, fabrikanın açılışına katılan Başbakan Yardımcısı
Turgut Özal’ın söylediği gibi, “Aşağı Fırat Projesi”nin (GAP) hayata
geçmesiyle tarım daha da önemli hale gelecekti. Ceyhan, bu açıdan,
gübre fabrikası kurmak için ideal bir konuma sahipti.
Firmanın ilk tohumu 1981’de Ceyhan’da filiz verdiğinde Toros, sek-
törünün en küçük oyuncusu konumundaydı. Firma, kısa zamanda
başarılı bir performans sergileyerek yeni bir yatırım kararı aldı ve
fabrikanın üretim, torbalama ve depolama kapasitesi 1986 yılında
yaklaşık iki katına çıkarıldı. Aynı yıl gübre sektörünün liberasyonu ile
serbest rekabet koşullarına kavuşan Toros, yeni terminal, depo ve
bayi yatırımlarını hayata geçirerek büyük bir atılım gerçekleştirdi.
Aynı yıl Adana’da polipropilen torba üreten bir tesisin satın alınma-
sıyla, Toros Tarım kendi torba ihtiyacını kendi bünyesinde karşılama-
ya başladı. Ardından 1989 yılının son günlerinde Mersin’de bulunan
Akdeniz Gübre’nin hisselerini satın alarak yıllık üretim kapasitesini
1,5 milyon tona yükseltti. Toros, en küçük oyuncu olarak girdiği güb-
re sektöründe 10 yıl içinde Türkiye’nin en büyük gübre üreticisi hali-
ne gelmişti.
Çukurova’nın bereketi, gübre üretimi dışında Toros’u başka yatırım-
lara da yöneltti. Bunların en önemlilerinden biri, yine Adana’da bulu-
nan ve Sabancı Grubu’na ait Sapeksa tesisinin 2004 yılında satın alı-
narak, Agripark adıyla bünyeye katılmasıydı. Tarımsal faaliyetlerde
verimlilik ve kalite artışı için uygun gübre kullanımının yanı sıra has-
talıklara dayanıklı ve nitelikli tohum kullanımının da önemine ina-
nan şirket, Toros Tarım’ın teknotarım uygulama merkezi olan
Agripark’ta doku kültürü yöntemiyle hastalıklardan arındırılmış to-
hum ve fide üretimi gerçekleştiriyor. Türk çiftçisine kaliteli, yüksek
verimli ve sağlıklı tohum sunan Agripark, faaliyetlerini özellikle has-
talıklar nedeniyle büyük verim kayıplarının yaşandığı patates to-
humluğu üzerinde yoğunlaştırmış durumda. Üretilen patates to-
humları, geçtiğimiz yıllarda Nevşehir’de hizmete giren yeraltı
deposunda muhafaza ediliyor. Diğer yandan, doku kültürü alanında
patates dışında öncelikli ürünlerden bir diğeri olan muz fidesi üreti-
mi yoluyla da, endemik bir tür olan Anamur muzunun sağlıklı koşul-
larda çoğaltılması sağlanıyor.