Table of Contents Table of Contents
Previous Page  31 / 56 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 31 / 56 Next Page
Page Background

Bundan sonra gerçekçilikten bütünüyle uzaklaşarak abartılı figür-

ler yaratmaya başladı. Ancak 1935’te gerçeküstücü anlatımı terk

ederek yeniden doğayı gözlemlemeye yöneldi. Bu dönemde gerçek

modelden çalışmaya başladığı için gerçeküstücüler tarafından dış-

landı. Giacometti, gerçekliğin betimlenmesinde soyutla figüratif

arasındaki çelişkiyi güçlü bir biçimde hissediyordu. Yalnızca bir de-

ney olarak başladığı bu çalışmalar, kısa sürede bütün yaşamını kap-

sayan bir serüvene dönüştü ve sanat tarihinde bir dönüm noktası

oldu. Giacometti, ölümüne dek, yeniden ve yeniden ürettiği heykel

ve resimlerinde insan figürüyle baş başa bir serüvene girişti.

1940’larda kibrit çöpü inceliğinde heykeller yapmaya başladı. Fi-

gürlerini uzaktan görülüyormuş gibi küçük ölçülerde yaparak hey-

kele uzaklık kavramını getiren sanatçı, 1947’den itibaren aşırı de-

recede inceltilip uzatılmış figürlere yöneldi. Giacometti’nin

“saydam konstrüksiyonlar” olarak tanımladığı bu iskeletimsi figür-

lere eğilimi 1951’e kadar sürdü. 1952’den 1958’e değin geniş, abar-

tılmış omuzlu, ince dar kafalı figürler üzerinde yoğunlaşarak, bun-

ları gerçeğe yaklaştırmak isteğiyle boyamaya başladı. Sanatçının

buradaki amacı, fizik ötesi bir varlık, somut bir gerçeklik ve düşsel

bir mekân duygusu yaratmaktı.

1960’lardan sonra ise portre büstlerin yanı sıra resim çalışmalarına

ağırlık verdi. 1962’de Venedik Bienali’nde Heykel Büyük Ödülü’nü,

1964’te ise resim dalında Guggenheim Uluslararası Ödülü’nü

Giacometti sergisini şahsen

beğendim. Serginin retrospektif

olması ve sanatçının hangi

süreçlerden geçtiğini görmek

hoşuma gitti. “Tall” adlı uzun

kadın heykelleri, kadının hayattaki

duruşunu simgelediğinden

(ya da bende böyle bir etki

yarattığından) etkileyiciydi.

Giacometti’nin akımlardan

bağımsız kendi tarzını

yaratabilmesi de beni etkiledi.”

Zeynep Lale

Genel Sekreterlik Uzmanı / Toros Tarım

31