

Bir yıl içinde kaç yarışa katılma şansı buluyorsunuz?
Triatlon bir yaz sporu, açık alanda yüzdüğümüz için. Nisan’da Taşucu
(Mersin) Triatlonu’yla başlıyor, Ekim’e kadar devam ediyor. Bu sene
Türkiye’de ilk defa Gloria, Belek’te Ironman yarışı yapılacak. 6-7 aylık
süre içerisinde Türkiye Federasyonu’nun düzenlediği 6 tane yarış, bir
de finalde Ironman’le birlikte bu sene toplam7 yarış koşacağım triat-
lon dalında. Bütün dönemin yarışlarından aldığınız puanlarla birlik-
te dereceleriniz toplanıyor ve şampiyon belirleniyor. Ben geçen sene
Türkiye Şampiyonu oldum, kupayı kaldırdım.
Yurtdışında düzenlenen yarışlarla da ilgileniyor musunuz?
Her sene bir uluslararası maratona eşim Nurgün’le birlikte katılıyo-
ruz. Bu yarışlarda kulübümüzMaratonist’i, daha da önemlisi ülkemi-
zi temsil ediyoruz. Eşim de İTÜ’nün atletizm takım kaptanıydı. Ta-
nışmamız da öyle oldu zaten. Koşuda tanıştık. Zaman içerisinde
dünyanın en iyi 10 maratonunu koşmayı hedef koyduk kendimize.
Teker teker koşuyoruz onları. Bir yandan da o kültürü, coğrafyayı ta-
nıyoruz. O tarafı çok cazip. Koşu, bir motivasyon kaynağı, oraya git-
mek için bir neden. Ama gittiğin zaman, koşu bittikten sonra birkaç
gün ayırıp o kenti, dokuyu tanımak için nefis bir fırsat oluyor. Bu
sene Stockholm’u hedef aldık. Daha önce Roma ve iki kez de Berlin
Maratonu’nu koştuk. Bunlar elit, dünyanın kabul ettiği 10 maraton
arasında yer alıyor. Bunlar dışında Londra, Paris, Boston, New York,
Chicago, Tokyo… İstanbul da geçen yıl Golden League’e kabul edildi.
Yani dünyanın önemli maratonları arasına girdi. Ama daha gidecek
çok yolu var İstanbul Maratonu’nun. Organizasyon eksiklikleri bir
yana, öncelikle maraton koşanların sayısı artmalı. Daha da önemlisi,
koşanlara arkasını dönen değil, onları koştukları için yüreklendiren,
destekleyen bir seyirci kitlesine ihtiyacı var bu ülkenin.
Yanlış bilmiyorsam dünyanın önemli maratonlarına 40 bin
civarında kişi katılıyor.
Haklısınız. Avrupa’daki maratonlar ortalama 15-20 bin kişi ile koşu-
lur. Ama Berlin gibi, New York gibi üst klas maratonlar 40-50 bin kişi
ile koşuluyor. Bu tip etkinlikler artık çok gelenekselleşmiş. Tüm dün-
yadan insanlar bu maratonlara katılmak için plan yapıyor ve sıkı ha-
zırlanıyorlar. Tabii olay sadece maratonla da bitmiyor. Yarıştan son-
ra, ki çok önemlidir, mutlaka akşam galası vardır. Çoğu sporcu ona
katılır. O gece herkes gayet şıktır, ama madalyaları boyunlarındadır.
Benim de yarıştığımBerlin’de dünya rekoru kıran Dennis Kimetto da
oradadır. Adam dünya rekoru kırmıştır, o da madalyasıyla gelir. Se-
nin derecen önemli değildir, ama onunla yan yana gelirsin. Maraton
öyle bir spordur. Tebrik edersin, fotoğraf çektirirsin, sohbet edersin.
Çok özeldir bunlar. Ertesi gün kentte gezmeye çıkarsın, maratona ka-
tılmış herkesin boynunda madalyası vardır, öyle giderler işe. Herkes
birbirini tebrik eder geçerken. Bu gibi şeyler, bir kere maraton koşan
insanın, birdahakopmamasınanedenolacakunsurlardır.Türkiye’den
de bu gibi maratonlara katılan çok kişi var artık.
Yarışlara nasıl hazırlanıyorsunuz?
Sezon öncesinde hazırlıkmaratonları yapılıyor. Örneğin, Mart’ta An-
talya Yarı Maratonu’nu koştuk. Önümüzdeki hafta İstanbul Yarı Ma-
ratonu var; ondan sonra Bozcaada Yarı Maratonu var. Finalinde de
Stockholm Maratonu. Yani Stockholm’e gidene kadar haftalık 70-80
kilometre mesafeler koşarak hazırlanıyoruz. Ben triatlon yapıyorum,
ama benim ana hedefim şu anda Stockholm Maratonu. Mayıs sonu-
na kadar elimde bir maraton programı var; araya da triatlonu sıkıştı-
rıyorum. Maratonist’te bir antrenman sistemi oluşturduk. Program
da veriyoruz isteyene. Koşu antrenmanlarında herkes programa uy-
gun olarak ferdi koşuyor. Çünkü sabahın o saatinde bir araya gelip
antrenman yapmak kolay değil. Havuzda, tartan pistte ve uzun bisik-
Her sene bir uluslararası maratona
eşim Nurgün’le birlikte katılıyoruz. Bu
yarışlarda klübümüz Maratonist’i, daha
da önemlisi ülkemizi temsil ediyoruz.
Eşim de İTÜ’nün atletizm takım
kaptanıydı. Tanışmamız da öyle oldu
zaten. Koşuda tanıştık. Zaman içerisinde
dünyanın en iyi 10 maratonunu koşmayı
hedef koyduk kendimize.
26
HABERLER