

Anılarda kalanlar
Mart ayının sonunda, oğlumuzun takımına tezahürat yapmak
üzere, bulutlu bir İstanbul sabahı Ege’nin yolunu tuttuk. Yol al-
dıkça gökyüzü de aydınlanıp, mavinin giderek koyulan tonlarına
büründü. İzmir’i geçtikten sonra ise, binlerce meyve ağacının
dallarında uç vermiş çiçekler, rüzgârla dalgalanan pembe bir
uçan halıya dönüştü. İzmir’in köklü kulübü Altınordu’nun dü-
zenlediği U-12 Cup turnuvasına dördü yabancı (İngiltere’den
Reading, Hollanda’dan Twente, Almanya’dan Westfalia Herne ve
komşu Yunanistan’dan Atromitos), dördü ise Türk (Altınordu,
BJK, FB, İBB) toplam sekiz takım katıldı.
Turnuva, daha ilk gününde gerçek bir şenlik havasında başladı ve
sırtlarında Altınordu formasıyla, ev sahibi kulübün genç-yaşlı
birçok üyesi kırmızı-lacivert tribünde yerlerini aldı. Biz de elimiz
boş gitmedik. Yanımızda, geçen yıl Necati Akçağlılar’ın anısına
hazırlamış olduğumuz Necati adlı kitap vardı. Çünkü Necati Bey,
gençliğinde sol açık olarak Altınordu’da top koşturmuş. Biz de
bulabildiğimiz bilgi ve fotoğraflarla birlikte, Necati Bey’in haya-
tındaki bu sayfaya kitabımızda yer vermiştik. Elimde kitap, for-
ma giymiş bir grup yaşlıca beyefendinin yanına oturdum ve ken-
dimi tanıttım, kitabı uzattım. Ve o andan itibaren, turnuvanın
başmisafiri olduğumu söylesem abartmış olmam. Eller sıkıldı,
kucaklaşıldı, kitap elden ele dolaştı, sayfalar okundukça “Oooo”lar
duyuldu, resimlerdeki tanıdık yüzler gösterildi... Sonunda da,
spontan bir tören eşliğinde kulüp başkanına kitabı gururla tak-
dim ettim. Hakikaten de çok duygulu anlardı. Şimdi Necati Bey’in
futbol sevdasını, kitaptaki bölümden okuyalım...
FUTBOL AŞIĞI BİR GENÇ
Necati Akçağlılar, iyi bir öğrenciydi. Okumayı seviyordu. Derslerinde
başarılıydı. Diğer taraftan hayatında, en az okumak kadar sevdiği bir
şey daha vardı: Futbol!
Her genç gibi, onun da futbolla ilk ilişkisi sokak aralarında “tek kale
maç”la başladı. Lise yıllarında bu ilişki “aşka” dönüştü. Ona spor sev-
gisini aşılayan kişi, ablasının kocası Halim Bey’di. Bir yandan dersle-
rine devam ederken, bir yandan da –babasının tüm itirazlarına rağ-
men– Halim Bey’le birlikte Altınordu Kulübü’nde top oynuyordu.
Amacı, eniştesi gibi kulübün A futbol takımında oynayabilmekti. So-
nunda bunu başardı ve 1939 yılında İzmir’in kırmızı-lacivert renkli
Altınordu takımında lisanslı olarak futbol oynamaya başladı.
Necati Akçağlılar, Altınordu forması altında ilk resmi maçını henüz
16 yaşındayken, 6 Nisan 1940 tarihinde, İzmir Alsancak Stadı’nda
Galatasaray’a karşı oynadı. Baştan sona üstün bir oyun sergileyen Al-
tınordu, bu maçtan 1-0 galip ayrıldı. Golü, Adil atmıştı. Takım şu
oyunculardan oluşuyordu: Necati, Halim, Ziya, Fehmi, Nurullah, Ali,
Salim, Sait, Adil, Hamdi ve Namık.
O günden sonra Necati, takımın vazgeçilmez elemanı oldu. Milli
Küme kapsamında İzmir, Ankara, İstanbul’da Türkiye’nin en güçlü
takımlarına karşı oynadı. En talihsiz maçı, hiç kuşkusuz
Galatasaray’la 25 Mayıs 1940 günü İstanbul’da yaptığı rövanş ma-
çıydı. İzmir’de kaybetmiş olmanın hırsıyla Galatasaraylı futbolcular
maça çok sert başlamıştı. Maçın ilk yarısında, aralarında Necati’nin
de bulunduğu dört futbolcu sakatlandı. Maçın henüz 5. dakikasında
ağır bir darbe alan Necati, hastaneye kaldırıldı. Maçı eksik ve aksak
bir şekilde tamamlayabilen Altınordu sahadan 2-1 mağlup ayrıldı.
Necati Akçağlılar’ın Altınordu formasıyla top koşturduğu 1939-43
yılları arasındaki en unutulmaz maçlarından biri de, 21 Nisan 1940
tarihinde İstanbul’da oynanan Beşiktaş maçıydı. Kulübün unutul-
mazları arasında yer alan bu maçta Altınordu, Beşiktaş’a 4 gol birden
attı ve sahadan 4-3 galip ayrıldı.
Dori Kiss Kalafat