Previous Page  34 / 40 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 34 / 40 Next Page
Page Background

34

DOSYA

g

ARİF ACAR (GÜVENLİK ŞEFİ)

“Tekfen demek aş demek, ekmek demek”

Askere gitmeden kısa bir süre önce taşeron olarak çalıştığı fir-

ma sayesinde Tekfen’le tanışan Arif Acar, askerliği biter bitmez

Tekfen’e başvurmuş. 1988 yılında İdari İşler biriminde çalışmaya

başlayan Acar, 1994 yılında geldiği Ceyhan Çelik Fabrikası’nda

son 15 yıldır İdari İşler ve Güvenlik Şefi görevini sürdürüyor:

Beni en çok heyecanlandıran ve en çok özen göstermeye ça-

lıştığım iki konu var. Bir tanesi, işçi arkadaşlarımızın servisleri-

nin zamanında buraya gelmesini sağlamak. İşçi arkadaşlarımızı

buraya getirdikten sonrası rutin işler zaten. Bir de öğle yemeği

hazır olunca kendimi rahat hissediyorum. Çünkü gün içinde çı-

kan rutin işlere çözüm bulabiliyoruz. Sonuçta her şeyin çözümü

var. Gerekirse soruyor, yardım alıyorsun. İşleri bir şekilde yöne-

tiyorsun.

Şu an bu fabrikanın mevcudu yaklaşık 1.100 kişi. Adana, Os-

maniye, Dörtyol, İskenderun ve Ceyhan’ı kapsayan bir servis

ağımız var. 1.100 kişinin öğle yemeğini verdikten sonra da “Oh

be!” diyorum, işin Türkçesi. Ben genelde en son yerim yemeğimi.

Çünkü yemek dağıtıldı, bitti huzuruyla yemeği tercih ederim. Bi-

zim kimseyi aç bırakmak gibi bir lüksümüz yok. Zaten Tekfen

demek aş demek, ekmek demek.

g

HÜSEYİN KAR (ELEKTRİK FORMENİ)

“Tekfen bir ailedir”

26 yıllık Tekfenli olan Hüseyin Kar, 1987 yılında Irak-Yu-

murtalık İkinci Boru Hattı projesiyle Tekfen’de çalışmaya baş-

lamış:

Ceyhan Çelik Fabrikası’na 1993 yılında geldim. Elektrik Ba-

kım Teknikeri olarak çalışıyordum. O günden bugüne, Elekt-

rik Bakım Formeni oldum. Çelik Fabrikası olarak birçok büyük

projeyi başarıyla bitirdik. Arkadaşlarımla ben bunun gururuy-

la çalışıyoruz. Elektrik ve mekanik bakım ekibi olarak bizim

görevimiz, tüm makine ve ekipmanların tamiri ve bakımını

kapsıyor. Tabii her şeyin başında iş güvenliği ve insan sağlığı

geliyor. Bakım işi zaten bir ekip işidir. Bu tür işlerin anahtarı da

kaliteli bir ekip kurabilmekten geçer. Bir kez o kilit takımı oluş-

turduktan sonra ekip olarak her işin üstesinden gelebilirsiniz.

Bütün arkadaşlarımız bizim için çok değerlidir. Tekfen zaten

bir ailedir. Ben Tekfen’deki bütün arkadaşlarımı ailemin birer

parçası olarak görüyorum.

“BENİM BİNLERCE OĞLUM VAR”

Hayatımın

kendisi

Tekfen

diyebilirim.

Çok gençtim Tekfen’le tanıştığımda. Ömrüm

Tekfen’le geçti. Biz çok şey gördük, ama bunu

hep Tekfen sayesinde gördük. Bundan sonra

da sağlığımız elverdiği kadar, müsaade ettikleri

kadar burada çalışacağız. Burada çalışmamıza

sebep olan herkesten, kurucularımızdan Allah

razı olsun. Bizler şanslıyız. Necati Bey’le tanışmış

olmak, “Hoş geldiniz,” diyebilmekten çok büyük

mutluluk duyuyorum. Allah rahmet eylesin. İşe

ilk girdiğimde büyüklerimiz bir hikâye anlatmış-

lardı. Bir bayram sabahı Necati Bey evden çıkar-

ken rahmetli annesi soruyor, “Nereye gidiyorsun

oğlum?” Necati Bey de diyor ki “Anne senin bir

tane oğlun var, benim binlerce oğlum var. Gidip

bayramlaşmam gerek.”