Previous Page  9 / 44 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 9 / 44 Next Page
Page Background

9

2.000’den fazla başvuruyu da sanatçı listesini oluştururken göz önüne al-

dım. Bienalde, Türkiye’den 15 sanatçı, sanatçı kolektifi, sivil örgüt ve olu-

şum da yer alacak. 13. İstanbul Bienali, bugüne kadar Türkiye’den en

geniş katılımı sağlayan bienal sergisi olacak.

Kentsel kamusal mekânlardan çekilmemiz, mekân konusunda önemli bir

soruna yol açtı; ama ARTER ve SALT Beyoğlu gibi sanat kurumlarıyla ve

5533 gibi bir sanatçı inisiyatifiyle kısa sürede işbirlikleri geliştirerek, bu

sorunun üstesinden gelebildik. Ayrıca, kamusallık kavramını yeniden dü-

şünmeyi öneren bu bienalin herkese açık olmasını baştan beri arzu edi-

yorduk. Ama Gezi sonrasında kentsel kamusal mekânlardan çekilme ka-

rarıyla, kavramsal çerçeveyle örtüşen bir kamusallık yaratabilmek adına

bienalin bu edisyonunu ücretsiz yapmayı başardık.

Uzun yıllar direktörlüğünü yaptığınız İstanbul Bienali’ne şim-

di küratör olarak katılmak sizde nasıl duygular uyandırıyor?

Bienalin dünü ve bugünü arasındaki farkları da değerlendire-

rek, bu projenin sizin için önemi hakkında neler söyleyebilirsi-

niz?

İstanbul Bienali’nin en önemli özelliği, küratöre göreceli olarak özgür bir

alan yaratması ve içerik, tema ve sanatçı seçimlerinde herhangi bir sınır-

landırma getirmemesi. Daha önceki tecrübelerimi göz önüne alırsak, bir-

çok bienalde mekân, tema ve sanatçı seçimlerinde bağlı kalmanızı istedik-

leri ön koşullar ve tanımlamalarla karşılaşmanız mümkündür. Hatta

bazen hangi ülkeden kaç sanatçı seçmeniz gerektiğine kadar detaylıdır bu

tanımlamalar. İstanbul Bienali’ni farklı kılan, benimsediği açık formatla

küratöryel bir özgürlük alanı yaratması. Böylelikle birbirinden çok farklı

küratöryel ajandaları ve metotları olan küratörleri seçerek, her edisyonda

farklı bir yapı ve yorum ortaya koyması. Bu anlamda İstanbul Bienali,

beklenen, merak edilen bir sergi oldu her zaman. Bu durum benim direk-

törlük yaptığım zaman da, şimdi de değişmedi; aradan geçen bunca za-

mandan sonra bunu görmek memnuniyet verici.

13. İstanbul Bienali

İ

stanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından 1987’den bu yana, farklı

kültürlerden sanatçı ve izleyicileri İstanbul’da buluşturan ve dünyanın

en önemli sanat etkinliklerinden biri sayılan İstanbul Bienali’nin bu yıl

13’üncüsü gerçekleştiriliyor. Küratörlüğünü Fulya Erdemci’nin üstlendi-

ği bienal, “Anne, ben barbar mıyım?” başlığını taşıyor.

BİENALDE KİMLER VAR?

İstanbul Bienali, geçmişte olduğu gibi bu yıl da dünya güncel sanat plat-

formunun birçok önemli ismini İstanbul’da ağırlıyor. Etkinliğe farklı ülke-

lerden 88 sanatçı ve sanatçı grubu katılıyor. Türkiye’den ise 15 sanatçı,

sanatçı grubu ve mahalle örgütlenmesi bienalde yer alıyor. Bu, son yıllar-

daki en yüksek katılım. Yoğun ilgi gören bienalin açılış haftasında, ulus-

lararası sanat çevrelerinden eleştirmen, küratör, müze ve galeri yöneti-

cileri ile basın mensupları da dahil olmak üzere yurtdışından yaklaşık 5

bin konuk İstanbul’a geldi.

SERGİ DIŞI ETKİNLİKLER

13. İstanbul Bienali’nde sergi dışında sanatçı performans ve sunumları

ile çocuklar ve gençler için gerçekleştirilen eğitim programları da yer alı-

yor. Ayrıca, Mart ayında başlayan sanat eleştirmenliği atölyesi de halen

devam ediyor. Bienalin sonunda, sergi fotoğraflarını içeren ve bienalin

kavramsal çerçevesi bağlamında makaleler ve yazıların yer alacağı Bie-

nal Kitabı hazırlanarak Ekim ayından itibaren satışa sunulacak.

BİENALİ NE ZAMAN, NEREDE GEZEBİLİRİM?

14 Eylül Cumartesi günü kapılarını açan 13. İstanbul Bienali, 20 Ekim

Pazar gününe kadar açık kalacak. Bienal sergileri, Pazartesi hariç her

gün 10.00-19.00 saatleri arasında Tophane’deki Antrepo No.3, Kara-

köy’deki Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, İstiklal Caddesi üzerindeki

ARTER ve SALT Beyoğlu’nda izlenebilecek. Sergi mekânlarından bir diğe-

ri olan İMÇ 5. Blok’taki 5533 de, Pazar günleri hariç diğer günler gezile-

bilecek.

Kamusal alan fikrine odaklanan 13. İstanbul Bienali, kamusal bir alan

yaratmak ve herkese ulaşabilmek amacıyla, aralarında Tekfen Vakfı’nın

da bulunduğu sponsorların desteğiyle bu yıl tamamen ücretsiz olarak

düzenleniyor. İKSV tarihinde bir ilk olan bu durum, dünya ölçeğinde de

eşine az rastlanır bir uygulama.

İstanbul Bienali’nin düzenlendiği mekânlardan ARTER (solda) ve Galata Özel Rum

İlköğretim Okulu (sağda).