Previous Page  38 / 52 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 38 / 52 Next Page
Page Background

38

HABERLER

g

BÜLENT GÜNEY (PROJE MÜDÜRÜ)

“SOCAR’ın Tekfen’i seçme nedenleri güven ve geçmişteki

başarılarımızdır”

Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR’ın Genel Merkez Bi-

nası projesiyle Tekfen ailesine katılan Bülent Güney, sorumlu

olduğu projenin detaylarını bizlerle paylaşıyor:

SOCAR Tower, Tekfen için çok önemli ve oldukça prestijli bir

proje. 1996’dan beri taahhüt amacıyla yaptığı ilk bina işi aslın-

da. Aynı zamanda da SOCAR’a yapılan ilk taahhüt işi. Binanın

önemine gelince, kısaca SOCAR, Azerbaycan’ın belkemiği olan

büyük bir kamu kurumu. İnşa edilen kule onun yeni yönetim

binası olacak. Binanın tasarımının temelinde, kadim toplum-

lar zamanından kalma birtakım felsefeler var. Rüzgâr ve ateş

ön planda düşünülmüş. Dışarıdan bakıldığı zaman, yapı büyük

bir alev şeklinde görünüyor. Tek tanrılı dinlerden önce insanla-

rın taptığı öğelerden birisi ateş. Kadim toplumlarda çok önemli

bir figür. Enerji bakımından düşünecek olursak, petrolle ateşin

ilişkisi de malum. Bir başka açıdan da yapıyı, biraz hayal gücü-

nüzü devreye sokarsanız, eskinin petrol kuyularına benzetmek

mümkün.

Aşağı yukarı 50 dönümlük bir alan üzerinde, toplam inşaat

alanı 100 bin metrekare olan bir yapıdan bahsediyoruz. Ana hat-

ları itibariyle yapı üç kısımda incelenebilir. Birincisi ofis katları

olan kule bölümü. Toprak üstü 38 kat ve 2 kat da bodrum olmak

üzere toplam 40 kattan oluşuyor. Bunun yanında bir de Podium

dediğimiz, çok amaçlı bir bölüm var. Birbirinden farklı kapasi-

tede konferans salonları, kafeteryalar, restoranlar, lobi alanları,

buraya hizmet edecek gelişmiş bir mutfak ve destek birimlerini

içeriyor. Ayrıca kule ve Podium’un üzerine oturduğu iki katlı bir

bodrum yapısı mevcut. Burası da yaklaşık 56 bin metrekare in-

şaat alanına sahip. Burada bütün binaya servis verecek birimler

bulunuyor. Elektrik, mekanik servis birimleri, trafolar, su tank-

ları, pis su toplama bölümleri, bakım-onarım üniteleri gibi her

türlü altyapı tesisleri bu iki katta toplanıyor. Bina, proje aşama-

sında, yaklaşık 2.100-2.200 kişiye hizmet verecek şekilde tasar-

lanmış.

Bu proje için 6 bin tonluk çelik imalatımız var. Bunları Cey-

han’daki fabrikamızda imal edip montajını burada yapıyoruz.

En son 234 TIR’lık bir sevkıyat gerçekleştirmiş durumdayız. Çe-

lik montajının yüzde 82’ini tamamladık. Projenin kontrat süresi

geçtiğimiz Mart başında doldu. Ama projenin tasarımıyla ilgili

öngörülemeyen ve yeraltı suyundan kaynaklanan bazı aksaklık-

lar nedeniyle proje 15 ay uzatıldı. Yeni tarihimiz 31 Mayıs 2014.

Tam olarak açılış için ise hedefimiz Eylül 2014.

“Küçük, ama sanatla yaşayan bir kent”

Azerbaycan, sosyal hayat olarak Türk insanının yaşaması ko-

lay bir coğrafya. Türklerle ilişkileri oldukça iyi. Toplumun büyük

bir kesimi bizi kardeş olarak görüyor gerçek anlamda. Daha önce

bürokrasiden kaynaklanan bazı sorunlar da süratle iyiye gidiyor.

Örneğin, ilk defa buraya gelen biri havaalanında, pasaport kont-

rolünde ciddi zorluklar yaşayabiliyordu bundan üç sene önce.

Bu artık tamamen ortadan kalktı. Bir Batı toplumuna dönüşme

yolunda süratli bir gelişme var. Sosyal açıdan Bakû, sizin yaşam-

dan ne beklediğinizle de ilgili olarak, çeşitli imkânlar sunan bir

şehir. Altyapısını Sovyetler’in oluşturduğu güçlü bir tiyatro ve

opera-bale kültürü var. Bunun eğitim boyutuyla ilgili bir sürü

konservatuvar ve okul var. Bana göre Bakû, küçük fakat sanatla

yaşayan, bakışı tamamen Batı’ya yönelmiş bir kent.