

47
SOSYAL
SORUMLULUK
Adana-Ceyhan Tekfen Vakfı Özel Eğitim Uygulama Merkezi’ndeki çocuklar karnelerini aldılar
Emeklerin sevince dönüştüğü gün
E
ğitim yılının sona erdiği 12 Haziran Cuma günü, fotoğrafçı ar-
kadaşımız Mahmut ile birlikte Adana-Ceyhan Tekfen Vakfı
Özel Eğitim Uygulama Merkezi’ni ziyaret ettik. Geçtiğimiz
sonbaharda kapılarını otizmli çocuklara açan okulumuzda yıl boyu
eğitim gören 18 öğrencimiz, o gün karnelerini almak üzere sabahın
erken saatlerinde bahçede koşturuyordu. Gözleri ışıl ışıl parlayan
çocukların heyecanını, neşesini görmeniz lazımdı. Okulda büyük bir
özveri, sonsuz şefkat ve sabırla görev yapan 12 genç öğretmen de,
en az çocuklar kadar heyecanlı ve şendi.
Zengin bir kahvaltı sofrasının etrafında başlayan sohbetimiz bo-
yunca Ceyhan İlçe Eğitim Müdürü Memduh Topuz, Okul Müdiresi
Sabiha Eğin ve Müdür Yardımcısı Yılmaz Bayrak, çocukların aldıkla-
rı eğitim sayesinde nasıl müthiş bir gelişim kaydettiklerini anlattı-
lar. Örneğin Umut, gösterdiği gelişim sayesinde önümüzdeki yıl ilk-
okula geçebilecekmiş. İkiz kardeşler Onur ve Okan, annelerinin
anlattığına göre önceleri oldukça içine kapanık ve saldırgan iken,
bizi sınıflarında kolları açık, güler yüzle karşıladılar. İkizler,
Mahmut’un kamerasına şen şakrak pozlar verdiler.
Muhammed Ali, yaşı itibariyle o gün mezun oldu ve ortaöğretim
diplomasını aldı. Annesi, gözyaşları içinde, “Keşke bu okul 2-3 yıl
önceden açılsaymış da oğlum burada daha çok okuyabilseymiş,” dedi
ve ekledi: “Buranın öyle faydasını gördük ki ben bile inanamadım.
Şimdi 3. kademe öğretim için ailecek Dalaman’a nakil isteyeceğiz.”
Okul henüz inşa halindeyken, o zamanki İlçe EğitimMüdürü Musta-
fa Yaylacı’nın (şimdi Adana İl Eğitim Müdür Yardımcısı) elinden ahi-
zeyi kapan bir anne bana, “Hanımefendi, bu okul ne zaman açılacak?
Biz dört gözle bekliyoruz, hadi artık!” demişti. Emine Hanım, okulun
bahçesinde oğlu ile yanıma gelip sımsıkı sarıldı ve “İşte benim Umu-
tum!” dedi. Pek sulugöz sayılmam, ama o an boğazım düğümlendi.
Başta Sabiha Hanım olmak üzere, tüm öğretmenlerin işlerini ve öğ-
rencilerini ne kadar çok sevdikleri, gözlerinden, sözlerinden ve tüm
hareketlerinden daha ilk bakışta anlaşılıyordu. Renkli kıyafetleri ve
kırmızı burunlarıyla bahçeye giren palyaçolara çocuklar önce çeki-
nerek baktılar; sonra da çaldıkları müzik eşliğinde yüzlerini boya-
malarına izin vererek, kimisi kedi, kimisi de korsan oluverdiler.
Sıra karne dağıtımına gelince, öğrenciler kendi öğretmenleriyle sıra-
ya geçip karneyi Sabiha Hanım’ın elinden alırken, Tekfen Vakfı’nın
sürpriz karne hediyesi tahtadan yapbozları da büyük sevinçle karşı-
ladılar. Hediyeyi kim sevmez? İyi tatiller çocuklar!
g
Dori Kiss Kalafat